Salı Sofrası
Her Şerde bir hayır vardır
Sakaryaspor, İzmir’de yaşadığı hayal kırıklığı yaratan Altay yenilgisini, seyredenleriyle buluştuğu maçta Manisa’yı, ilk yarısı çok silik, ikinci yarısı bir hayli hareketli gecen maçta kazanarak, zirve hesabı içine yeni bir umut daha yükledi. Sakarya spor olsun ,Manisapor olsun ilk yarının için de uyur gezer gibi gezdiler. Ta ki bir frikik anlaşmazlığı nedeniyle ,tavır takınan Burak Süleyman’ın oyundan alınıp, Dimitrovun oyuna girişine kadar. O değişim sonrası, son beş dakikada yeşil Siyah futbol Manisa kalesine aktı. Bu değişim devre bitime koşarken ,Dimitrovun hareketli, rakipi zorlayan hücum girişiminde penaltıyı alması ,Miloseviçin şık penaltısıyla değişen tabela, ilk yarının hikayesi olarak ikinci yarıya taşındı. İkinci yarıda Manisa kalemize yüklenirken, Sakatlanıp çıkan Furkanın yerine, uzun bir aradan sonra kaleyi teslim alan Cihan, Manisa ataklarında kırılma anı olacak anlarda yaptığı kritik kurtarışlarla ,kazanılan üç puanın içine ellerini ve ayaklarını koyarak ismin yazdırdı. Manisa önün de bazı önemli eksiklere karşın teknik adamın elindeki oyuncu grubunu, oyunun akışı içinde yaptığı anında dokunuşlarla, iyi kullanmasını, bir teknik adam sezgisi olarak alınan üç puanın içine koymak gerek. Manisa karşısında hücumda Dimitrovun, kalede cihanın yıldızlaştığı maçta Manisanın beraberliği yakalamak adına yaptığı hücum bindirmelerinde ,Oğuzhanla yakalanan ve atılan gol, alınan üç puana yakışan bir gol olarak zirve yarışı içinde kendine yer buldu. Her hayırda bir şer , her şerde bir hayır vardır diyerek başlık attığımız maçta, Burakın davranışına prim vermeyen, teknik sorumlumuz Taner taşkının olaya anında müdahale ederek hemen değişim tabelasını sahaya taşıması, bu maçın kazanılan üç puan hikayesinde önemli bir yer kapladığını buraya not etmezsek eğer, yapılan doğru işi, öksüz bırakmış oluruz. Umarız zirve yarışında Burak Süleyman bunu fazla sorun etmez. Sonuçta futbol bir takım oyunu ve o takım oyunu içinde, bu takımı sahaya süren teknik adamında her oyuncuya yüklediği farklı sorumluluklar vardır. M. Nalepa bu takımın en özellikli oyuncusu olduğunu ,bu takımın oyun kurucu fikuru olduğunu ,bu özellikleri olan bu oyuncunun da duran topları Teknik adam talimatıyla onun kullandığını biz kabul ettik,Burak Süleymanda kabul etmiştir. Bir anlık öfke ile direk soyunma odasına gidişini de , her ailede olur böyle şeyler diyerek,fazla büyütmemek gerek. Bu arada MHK nın TFF 1 de devreye giren kritik haftalardaki ihtiyatlı hakem atamasıyla, bizim eve gelen FİFA kokartlı Yaşar kemal Uğurlunun ,kendinden emin rahat bir maç yönettiğinde değinmek gerek. İki takımında bu maçta hakem yönetimine söyleyeceği hiçbir şey olamaz.
O BİR POTA ALTI BEYEFENDİSİYDİ ( ATİLLA TAPŞIN)
Atilla Tapsın Sakaryanın özellikle Basketbolde çok önemli bir pota altı fikürüydü. GSİM lüğünde Müdür yardımcılığı görevin dede bulunan Atilla Tapışının, Sakaryasporun kuruluşunda yer alan isimler arasında olduğunuda bir kenara not edip, onun Spora katkısının, özellikle Basketbole yatırım olarak, yaşamında çok önemli yer tuttuğunu belirterek, Tapışının ömrü hayatında yaşadıklarına kısaca bir göz atalım. 3 Nisan 2019 da aramızdan ayrılan Potaların efendisinin Basketbole Oyak renoda yıllarca çalıştığını ,Sakaryada Basketbol il temsilciliği yaptığını ,Basketbol menajerliği ,Basketbol antrenörü olarak ,Sakarya’da basketbolun gelişimine yaşamının son anına kadar katkı sunmaya çalışan ,potaların vede Sakarya’nın efendisi bir spor adamı olarak aramızdan ayrıldığını bir kez daha yinelemek isterim. Görevim icabı çok yakın ilişkiler yaşadığım ,hastalığı anında her ana telefonla konuşma fırsatı bulduğum sevgili Atilla Tapşın hocama, ölümünün üçüncü yılında bir kez daha Allahtan rahmet diliyorum. Bu arada basketbol ailesi içinde olup bitenler i kendine ait sosyal medya hesabından canlı tutan, eski Basketbol İl temsilcisi Alpay alevede bu vesileyle teşekkür etmek isterim. Unutmazsan ,unutulmazsın.
FB TARAFTARI BJK ALKIŞLADI, NEDEN ?
Saracoğlundaki Fenerbahçe Beşiktaş derbisi uzun yıllar konuşulacak bir sonuçla tarihteki yerini aldı. Bu maç çok anlatıldı, çok yazıldı çizildi. Ben bu maçın içinde ve sonunda yaşanılan bir Sarı Lacivert alkış olayını dilimin döndüğünce anlatmaya çalışacağım. Beşiktaş’ın attığı gollerden sonra golü atan oyuncuya alkış gönderen sarı lacivert taraftarlar maç bitimi de Beşiktaş takımını alkışladılar. Bu ilk bakışta bir centilmenlik olayı olarak görülse de bunun dışında bir tepki selinin de yattığını görmek lazım. Beşiktaşın on kişilik zaferi içinde attığı gollere alkış tutanlar kendi takım oyuncusunun attığı golle yuhlu alkış tutuyorsa bunun içinde başka şeyler aramak gerek. Bana göre Sarı Laçivertli taraftarın alkışı bir protestodur. Kime mi ? Tatbiki futbol takımının oynadığı futbola ve de bu takımı kuran Ali Koç yönetimine . Nitekim tribünlerden yükselen yönetim istifa sesleri benim bu düşüncemi de güçlendiriyor. Bu konuyla ilgili son sözlerim, taraftarın kendi evinde iyi oynayarak kazanan bir takımı alkışlaması içimizi okşar. Biz bunu ,bu tip hoşgörüyü her yerde görmek isteriz. Ülke insanı olarak şu gnlerde buna çok gereksinim duyuyoruz. Bu konuda bir sözümde Başkan Ali Koca gitsin,Bak Bay başkan, Aile olarak ,iş adamı kimliği ile bu ülkeye verdikleriniz, Türk Ekonomisine verdiğiniz katkı yadsınamaz. Bu konuda iyiki varsınız. Ancak bırakalım da herkes bildiği işi yapsın. Çok iyi bir iş adamı kimliği ,çok zengin bir iş adamı olmanız, Fenerbahcenin futbolda istediklerini verebilir diye bir mantık olmaz. Bırakalımda herkes bildiği işi yapsın be Bay Ali Koç. Çok iyi niyetli olsanızda , Fenerbahçe’yi çok sevseniz de olmuyor ,bunu görmüyor musunuz?
ŞEKER MAHALLE İFTARLARI
Şeker mahallesinin eskilerini, yenilerini, Şeker mahallesinin geçmiş tarihinde yer edinmiş kişilerini bir araya getiren, lezzetine tadına muhabbetine doyum olmayan, ramazan ayının ikinci Cumartesisinde buluşulan iftar günleri, bir türlü pandemi sonrası ayaklanamadı. O güzel alışkanlık, o güzel iftar akşamları mazide kaldı. O iftarların içinde bu gün hayatta olmayan Sakaryasporun efsane kaptanı Pıcır İsmet, Sakarya’nın sevilen ismi Mustafa Erkaya ,Sırrı Şanlıda yer almışlardı. Bu vesileyle de onlara da Allahtan rahmet diliyorum. Yaşam şartlarının zorluğu deyin, ne derseniz deyin, gitti o güzelim iftar akşamları. Sadece şeker mahallesinin geleneksel iftarları değil, artık komşu komşuya gidemez oldu. Artık kurumlar bile, biten, tükenen ekonomik çıkmaz nedeniyle, mübarek ramazan ayının iftarlarla bütünleşen güzelliklerine uzaktan el sallar oldu. Eski Türkiye’de çok gördük ,ramazan geldi mi Patronlar, belediyeler çalışanlarına ramazan kolileri yaparlardı, şimdi mi oldu ? Ne olacak Tarih oldu. Sebeb olanlarmı ,hala gitmemek adına direnen siyasal iktidar desem kaç kişi el kaldırır. Sözün özü, son yirmi yılda bir çok önemli değerlerimizi yitirdik. Umarım 14 Mayısta hep berabere selamete çıkar, ağız tahtıyla yapılacak iftarlarla ,bayramlarla kucaklaşırız.
KEMAL SUNAL ANISINA ( VİCDANLI İNSAN )
Kemal Sunal Türk sinamasının öldükten sonra bile filimleri hala TV lerde oynatılan reyting rekorları kıran bir lider oyuncusu. Atatürkçü, Cumhuriyetçi yüreğini bize emanet bırakarak, genç yaşta aramızdan ayrıldı. Unutuldu mu? Ne gezer, yaşarken çevirdiği filimler bu günleri ,bu yaşadığımız trajedi Türkiye manzarasını taaa o günlerde bizimle buluşturmuş. Bir Youtube kanalında Sokak ropartıjında, Kemal Sunal’la ilgili bir yaşanmış hikaye, programı sunan kardeş tarafından yanındakilerle paylaşmış, bende oradan aldım ,benim sofraya taşıdım. Olaya kendimce biraz derinlik katmaya çalıştım.. Kemal Sunala bir inşaat firması gel yapacağımız inşaatlarda reklam gücümüz ol, sana Antalya’dan bir daire verelim teklifi sunar,. Kemal Sunal bu teklifi, o gün için cazip olan bu teklifi red eder. Eşi Gül hanım ,Kemal ,Kemal neden reddettin ,ne güzel Antalya dada bir evimiz olurdu deyince, Kemal Sunal şöyle bir yanıt verir, Hanım, hanım beni reklamlarda gören ,bana güvenen insanalar buradan daire alır, ilerde olur ya bir deprem olurda, evleri yılılırsa ben nasıl yaşarım. Demek ki neymiş, önce Vicdanlı olmak gerekirmiş. Kemal Sunalı rahmetle ,minnetle anarken yaşanmış bu hikayeyi bir vesile sizinle paylaşayım dedim. Kemal Sunal bedava Kemal Sunal olmadı.
TRABZON YÖNETİMİ ATASININ HUZURUNDA
Trabzonda yönetim değişti. Teknik adam değişti. Yeni Yönetim yola çıkarken Ankarada Atasının huzuruna, Dünyadaki tek hakiki Lider ,Dünyada eşi enderi bulunmayan, bu ülkenin kurucu önderi Atatükün huzuruna çıkmışlar. Ulu önder Atatürk resimleri ,söylemleri ders kitaplarından saklanmaya çalışılırken, ismi stadlardan silinirken, Trabzonsporun çiçeği burnunda Başkanı Ertuğrul Doğan ve yönetim kurulu üyelerini bu ziyaretlerinden ötürü, Atalarının hayır duasını almak adına, mozelesine çiçek bırakmalarını, saygı duruşunda bulunmaları önemsiyorum. Hey gidi Atam hey ,sen öldürülmeye çalışıldıkça dehada büyüyen, Dünyadaki tek lidersin. Benim liderim olman ,senin gibi yürekli Cumhuriyetçi, vatansever bir liderin, bize emanet bıraktığın ülkem adına seni minnetle ,sevgiyle saygıyla anıyorum. Yok ,yok seni hiç kimse ama hiç kimse öldüremez ,bu ülke insanının yüreğindeki Atatürk sevgisini hiçbir güç söküp atamaz. Sağolsun Trabzon yönetimi ,bu ziyaretle benim Atatürkle ilgili düşüncelerime tercüman oldular.
HENDEK YOL KESTİ
Balda aradığını bulamayan, harcadığı büyük paraların karşılığını alamayan hendekspor son iki maçta grubun zirvesine önemli dokunuşlar yaptı. Önce grup birinciliğinin fovari takımı KÇ Sinopu + 5 de yakalayarak 2-2 berabere kalıp Çorlunun liderlini el veren Hendekspor, gecen haftada aynı azizliği Çorluya yaptı. Mavi Beyazlılar evinde 1-0 geriye düştüğü mücadelede 62 de on kişi kalmasına karşın önce 82 de Polatla 1-1 ,sonrada uzatmalarda Ümit Kozun 90+7 de attığı golle Trakya’nın Çorlusunun playof umutlarını toprağa gömdü. Şimdi artık ipler KÇ Sinopun elinde ama, son maçta İstanbul’da KÇ Sinop-Kalaycı maçı var. Bu maçta beraberlik KÇ Sinopu Playofa yollarken, Kalaycı kazanırsa bu sefer playofa uzananan takım Sakarya’nın mütevazi takımı Kalaycı olacak. Çorlumu ne olacak ? Onlar KÇ Sinop ve Hendek yenilgileriyle, harcadıkları paralar yanlarına kar kaldı. Demek ki bu işler çok para harcamakla olmuyormuş. Bu örneğe Hendeksporuda katarak Balın son haftasına doğru yol alalım.
SUCLU AYAĞA KALK ( U 19 BAYAN TAKIMI HÜKMEN KAYBETMİŞ)
Gel de inanma, duyda şaşırma. U19 Bayan Futbol takımı Avrupa kukalarında rakibi olan Andorayı Türkiyede 4-0 yenmiş. Daha öncede bu takımı yenme başarısı gösteren bayan milli takımımız 4-0 kazandığı maçı hükmen kaybetmiş. Hoppala ,nasıl oldu demeyin ,basbayağı olmuş. Nasılmı Olmuş ? Nasıl olacak iki cezalı oyuncu oynattığı gerekçesiyle Bayanlarımızın aldığı farklı galibiyet elden uçup gitmiş. Kim suçlu ? Tatbiki bu işin başındakiler. Bu bir rezalet ve sorumlular hemen istifa etsin diyeceğim ama bu gün oluşan yeni Türkiye denilen sistemde istifa falan yok ki. O yüzden bu olayda unutulur ve sebep olanlar pişkin pişkin görevlerine devam ederler. Bu ülkede asrın depreminde bir istifa sesi duydunuz mu ki ,bu olaydan sonra istifa kelimesi ortaya çıksın. Liyakatin olmadığı yerlerde bunlar ve buna benzer olaylar olur. Efendim bu haftalıkta b enden bu kadar. Siz her zaman olduğu gibi size lazım olanları alın kalanlar benim olsun.
