SANTRA Sesimi duyan var mı?

SANTRA

Sesimi duyan var mı?

17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 22 yıl geçti, ertesi yıl unuttuk, anma programları adettendir..

Z kuşağı zaten yoktu, “Sesimi duyan var mı?” büyük sesti ancak slogan olarak kaldı..

Hayat öyle hızlı akıyor ki yıllardır yama yapılan orta hasarlılar bir sonraki depremi bekliyor, insanlar ekmeğinin peşinde..

Bizim çocukluğumuzda pantolanlara yama yapılıyordu, şimdi bolluk var, Türkiye’de gün aşırı 10 milyon ekmek çöpe atılıyor..

Şimdi aynı Türkiye’de veya Sakarya’da adamı madamı vuruyoruz, “at izi it izine” karıştı..

Yangınlar, seller, göçler hız kesmiyor, öküzün trene baktığı gibi bakıyoruz, yaşıyoruz ölene kadar..

Bu arada üst ligler başladı, ilk hafta itibariyle Türk futbolunda haftaya damga vuran konular netleşti, Marcao’nun boynu tez vurula..

Tabii ki mecazi anlamda..

Alt liglerde yoluna devam eden Sakaryaspor konusunda yazmayalı çok oldu, lig hazırlıkları sürüyor..

Dün Şanlıurfaspor’la Bolu’da oynanan hazırlık maçını izledim, şekersiz tatlı gibiydi..

Zaten taraftarlar da “ne yazacağız” diye merakla beklemiyor..

Yazan da bir elin parmakları kadar kaldık..

Bakın bakalım Sakaryaspor lig atlasın, ne kalemler hortlayacak..

Spor servisleri takviye yapacak, bugün kü gibi tek kişiyle (spor müdürü) destan yazılmayacak..

Yeniden futbol gündemine dönecek olursak..

Aile içinde yaşansaydı kol kırılır yen içinde kalırdı ama tüm dünyada birinci haber oldu, Marcao’nun Kerem’den özür dilemesi yetmez..

Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz!.

Böyle bir şey yıllar yıllardır çok olmuş..

Bir daha, bir daha bakalım ne olmuş?

Galatasaray’ın Giresunspor deplasmanında yeşil sahalarda pek de görmeye alışık olmadığımız olaylar yaşandı..

Oyunun durduğu anda Marcao, kendi yarı alanından koşarak takım arkadaşı Kerem Aktürkoğlu’nun üzerine yürüdü.. Genç futbolcuya önce kafa, ardından yumruk atan Marcao, kırmızı kartla oyun dışında kaldı..

Fatih Terim, Marcao için ”Ne oldu da bu kadar hiddetlendi anlamadım” demişti..

Marcao ile Kerem arasında kameralara yansıyan olayın öncesinde sözlü bir tartışma yaşandığı ve Kerem’in Marcao’ya sus işareti yaptığı belirtiliyor..

Akıllara gelen ilk örneğe 7 yıl önce rastlanıyor..

2014 yılında Newcastle, Aston Villa karşısında 3-0 mağlupken iki takım arkadaşı yumruk yumruğa girmiş ve ikisi de kırmızı kartla oyun dışı kalmıştı..

Kieron Dyer, o anları şöyle anlatıyor;

“Top bendeydi, yanıma gelip pas istedi. Ona değil, başkasına verdim ama topu da kaptırmadım. ‘Neden bana pas vermiyorsun’ diye bağırıyordu. 5 dakika sonra aynısı oldu. Yine top bana geldi ve yine pas istedi. Bilerek yapmadım ama yine başkasına pas attım. Bu kez ‘Bana asla pas atmıyorsun’ diye bağırmaya başladı. Ben de kendimi kaybedip ‘Sana pas vermiyorum çünkü b.k gibisin’ dedim. O zamana kadar takım arkadaşlarıyla kavga ettiği için kırmızı kart görüldüğünü bilmiyordum. İkimiz de kırmızı kart gördük ve soyunma odasına gittik. Soyunma odasında birbirimize müdahale etmeyelim diye ikimizin ortasında masör vardı. Bitiş düdüğünden sonra soyunma odasına ilk gelen Al’dı. Bir hafta sonra MANU’ya karşı FA yarı finali oynayacaktı ve Al’ın son sezonuydu. İkimizin de cezalı olduğunu biliyordu. Onu hiç bu kadar kendini kaybetmişken görmemiştim. ve bize ‘Seni bencil …..’ dedi. Herkes Lee Bowyer’ı suçluyordu. Bowyer 6 haftalık maaşı kadar ceza aldı. Kötü hissediyordum çünkü hala takım arkadaşıydık. Çılgınca geldiğinin farkındayım ama maçtan yarım saat sonra konuştuk, barıştık”

Türkiye’de benzerleri olmuş muydu?

Türkiye’de de daha önceden benzer olaylar yaşanmıştı..

1990 yılında Fenerbahçe – Ankaragücü maçında Müjdat Yetkiner ile Toni Schumacher arasında gerilim yaşanmış, Schumacher’in Müjdat’a attığı tekme ile olay büyümüştü..

2001’de ise Fenerbahçe kalecisi Abdoulaye ile Tolunay arasında çıkan kavgada Tolunay, Abdoulaye’nin üzerine yürüdükten sonra kırmızı kart görmüştü..

Son olarak ise 2018 yılında Gençlerbirliği’nde forma giyen Pogba, takım arkadaşı Ahmet Oğuz ile yaşadığı tartışma sonucunda formasını çıkartarak oyun alanını terk etmişti..

Ne olacak şimdi?

Top Galatasaray camiasında..

“Biz bir aileyiz” masalından yola çıkılırsa “atsan atılmaz satsan satılmaz”

O zaman da camia yara sararken çok yara alır..

Dolayısıyla ne olursa olsun sahaya olumsuz yansıyacak, Galatasaray’ın bir yılı dikiş tutmayacak..

Bu olayın yaşandığı Giresunspor-Galatasaray maçı oynanırken Sakaryaspor’u finalde yenen ve şampiyon olan Kocaelispor’un Ümraniye maçını izledim, komşuyu keklemişler..

Kesinlikle hazırlıksız yakalanmışlar, lige hazır değiller..

3 yıl öncesi aklıma düştü..

Afjet Afyonspor gibi Sakaryaspor’u finalde yenerek beklemedikleri bir zamanda lig atladılarda ondan..

Korcan beğendiğim bir kaleci hiç olmadı, komşu almış..

3-0 yenildikleri sezon açılış maçında yabancı forvetlerini beğenmedim..

Nereye gönderdiklerini bilmediğim Dilaver Güçlü 3’ünü de tek cebinden çıkarır ancak kim görecek?

Teknik patronları Mustafa Reşit Akçay hasta, düşmüş derdine, Allah şifa versin..

Kolay gelsin komşu, kolay değil..