Salı Sofrasııııı
Hayaller ve gercekler
Sakaryaspor kağıt üstünde favori gösterildiği Adana deplasmanından istediğini alamadı. Futbolun adaleti içinden bir sonuç için kalem oynatmaya kalksaydık, Sakaryasporun üç puana daha yakın olduğunu ,üç puana yaklaşmak adınada çok önemli üç pozisyon ürettiğini ,kalesinde ise bir tehlikeye geçit verdiğini, gönül rahatlığı ile kaçan iki puanın içine yükleyebiliriz. Futbol hayallerle oynanmıyor, futbol sahada oynanıyor ve cebinizde oynadığınızın karşılığı kalıyor. Bunu neden söylüyorum? Zor maçlar bitti, kolay maçlar kaldı tezini beyinlere meze yapanlara,bu yoldan giderek üçüncülüğü çantada keklik görenlere ,böyle bir kanıya erken yatanlara söylüyorum ,futbolda kolay maç yok. Adanaspor ne durumda? Ateş bacayı sarmış düşmemek adına oynuyor, Nerede oynuyor? Evinde ,eh öyleyse bırakında adamlar bir puana takla atsınlar.Zaten bir puan için kalelerine yaslandılar ,kontrataklarla bir avcı gibi, Sakaryasporun hata yapmasına odaklandılar. Gelin şimdi kaçan iki puanın hikayesine ayrı ayrı parantez açarak yola devam edelim.
ÇOK PAS HATASI AZ POZİSYON
Adana’da iki takımda ilk yarı boyunca çok pas hatası ile oynadılar. Böyle olancada bu yarının içinden çok az pozisyon karşımıza çıktı. Adanasporun bir pozisyonu vardı ama, biz mi Dmitrovun kesip te Murat Ceminin vuruşunda net bir gollük pozisyon kaleci Ferhat’a çarparak kurtuldu. İlk yarının özeti sahanın hakimi Sakaryaspor, direnen Adanaspor resmi ilk yarıdan geriye bize yadigâr kaldı. Çok top kaybı olunca ,haliyle pozisyonda az oluyor .Bu arada Tuncay Şanlı adına da buraya bir not düşelim. Şanlı Tuncay kazanan takıma dokunmuyor, cezalı ve sakat olduğu için oynamayanların yerine oynattıklarından verim alıyorsa ,takımın taşlarınla oynamıyor. Nitekim Dongorun cezası bitmiş, Erdinin sakatlığı bitse de Çağlayan -Rodman ikilisine dokunmadı.
FERHAT VE CİHAN
Tuncay Şanlının ikinci yarıya Roshiyi çıkartıp, Delwalleyi sahaya sürmesinin ardından iki takımında yine pozisyon üretemediğine tanık olduk. Ancak Murat Cemin yerine oyuna giren Samedin müthiş ara pasında Kassango savunmanın gerisine sarktı, iyi vurdu ,vurmasına da günün başarılı ismi Ferhat parmaklarının ucuyla mutlak bir gollük pozisyonu önledi. Aynı Ferhat kalesini bir kez daha gole kapattı. Adana maçında 81 dakikaya kadar yere bile yatmayan kalesinde en rahat günün keyfini süren kalecimiz Cihan bu dakikada, Adanasporun maçta yakaladığı en net gol pozisyonunu önleyerek, maçın skorunun yerinde kalmasını sağladı. Sonra ne oldu ? Bir şey olmadı ,Sakaryaspor bastırdı, Adana evinde direndi ve bir puana sevinen taraf oldu. Adana’da bir kezdaha gördük ki, iyi kaleci gün geliyor size puan veya puanlar kazandırıyor. Bana göre tecrübeli Ferhat kalesinde üç önemli kurtarışa imza atarak Adanasporun aldığı bir puanda alkışı en fazla hak eden oldu. Kaleci Cihanda maç biterken yaptığı kritik kurtarışlada maçta kendini gösteren adam oldu. İkinci yarıda oyuna giren,Tuncay şanlının çoğu kez orta saha rotasyonunda forma verdiği Samed için oyuna girdikten sonra takımı dikine rakip kaleye iten müthiş paslar atarak göze girdi.Demek istediğim şu ki bu çoçuk ,iyi çoçuk. Tuncay Şanlının az süre verse de İlkayda forveti ateşleyen hamleleri olan bir oyuncu resmi veriyor.
HAKEM EŞİNİN İSYANI ( SPOR ARTIK SPORDEĞİL)
Dünyadada ,kirlenen ,gittikçe geçmişte yaşanan güzellikleri bu güne taşıyamayan ,çıkarcılığın yerleştiği önemli alanlardan biri olan Sporun içinde, tartışma merkezinin odağında olan Hakemler sadece bizdedeğil, Akdeniz iklimini birlikte soluduğumuz, sporda bir çok konuda birbirimiz arasında benzerliklerin var olduğu , İtalyadada tartışılıyor. Bizdeki kadar olmasada İtalyada sadece Hakemler değil ,dobink yapan futbolcular, ceza alan kulüpler İtalya’da bayağı fazla. İtalya’da gecen haftalarda Milan maçının tartışılan ismi Hakem Moroodinin eşi Carla Faggiano, eşine yönelik saldırlar sonrası, İstigramda şöyle bir paylaşımda bulunmuş, Aklı başında ,kibar kalarak yazmak kolay değil, sakin kalmak hiç kolay değil. Haklılık noktasında konuşmak istemiyorum, futbol ve futbolcularla ilgilenmiyorum. Sıkı durun final lafı burada yatıyor, Spor hakkında konuşamam ,Çünkü artık Spor ,spor değil. Evet maalesef bu günün dünyasında Spor ,spor olmaktan çıkmış durumda. Her yerde hakem var ama İtalya’da, Türkiye’de olduğu kadar hakem Dünyanın hiçbirinde bu kadar çok tartışma programlarına meze olmuyor. Hakem eşi Carla fagganonun eşinin tespiti bu gün futbolda epey yol alan çürümüşlüğe ışık tutuyor. Bizde bu sadece Futbolda değil, liyakatsizliğin esir aldığı her alanda kendini gösteriyor. Yeni Türkiye palavraları ,Türkiye’nin yüz yılı ,işte böyle bir şey .Torba yasa misali Bu başıboşluğun içine ne doldurursanız doldurun uyar valla.
BİR KUPADAN DAHAFAZLASI ( FİLE ÜSTÜ ZAFER)
Sakarya Bayan Voleybol takımı bana göre tarih yazıyor. Eskişehirde elde edilen File üstü zaferi sadece Bir şampiyonlukla ölçüp bir torbaya koyup ağzını kapatamazsınız. Bu gün ülkemizde, bu gün bizim ilimizde kadının adı var ama her alanda onlar yoklar. Biliyorsunuz Kızlarımızın Avrupa ve Dünya şampiyonluğu sonrası neler söylendi, neler. Oralara dönmeden biz gelin bizim ilin Bayanları, kızları Sporun neresindeler ona bakalım. Bu sene salonlara gittim, okullar arası Voleybol il birinciliğinde katılım oranı son derece düşüktü. İlçelerden Akyazı ,Hendek ve karasuyu tenzih ederim, onlar File üstündeydiler. O okulların öğretmenlerini,yönetiçilerini kutlarım. Diğer İlceleri bırakın ,il okullarının bir çoğu da salonlarda yoktu. Sakarya Bayan Voleybol takımının bu spora ,amatör spora sevdalı Ömer Bektaşın, İdris Demir gibi salonlara geldiği günden beri voleybol sporunun gelişimi için ortaya hep iddia koyan bir öğreticinin varlığına ,Erol Güdüloğlu gibi file üstünde bir ömür tüketen Erol Güdüloğlunun ortaya koyduğu emek için karşısına sadece bir Kupa, sadece bir şampiyonluk hikayesini koyamazsınız. Bu gereken ilgiyi görmeyen, sporda geriye atılmaya çalışılan Kızlarımızın File üsti isyanıdır. Bakın bakalım bu şehrin emirlerinin han kişinin ağzında kızlarımızın spor yapması için her türlü imkanı vereceğiz diyorlar. Diyemezler çünkü onlar için kızlarımız, kadınlarımız birer ev süsüdür. Bu bedenle de ikinci kez Voleybol de Birinci lig tacı giyen kızlarımızın bu başarısı sadece bir kupa ile ölçülemez. Gün gelecek bu şehirde kızlarımızda özgürce spor yapacak. Ben buna olan inancımı hala diri tutuyorum.
DUA VE FUTBOL
Dua manevi bir duruştur. Neye inanırsanız inanın , insanın başı sıkıştığında duaya sarıldığını görürsünüz. İnsanı duaya iten gerekçelerin içinde ne olursa olsun ,insanoğlu tarih boyunca duayı manevi güç olarak hep hayat çantasının bir kenarında tutmuştur. Başı sıkışınca çantanın kapağını acar ona sarılır. Bu konuyu nereden kafama taktım ? Yılların Erenleri ilk kez kapısını çalan küme düşme korkusu ile çıktığı Alaağaç maçını seyrederken maç öncesi savunmada yer alan iki, üç oyuncunun ellerini semaya çevirerek dua ettiğini gördüm. Demek ki Erenlerin işi duaya kalmış. Hoş sonunda olağan üstü mücadele ederek güçlü rakibinden bir puan aldılar. Sizce duamı ,yoksa inatçı sonuna kadar mücadelemi puan almaya yetti. Futbolda iyi mücadele hep şart ,sıkışınca değil. Ancak Erenlerin durumu farklı, sezon başı yanlış transferi, yanlış teknik adam tercihleri Erenleri bugünlere taşımıştır.
MEHMET UÇAR KİMİ İŞARET ETTİ ( KÜME DÜŞEN KIRKPINAR DEĞİLMİŞ)
Kırkpınarspor, Kırkpınar Beldesinin Amatör futbolda, marka değeri hep yukarılarda gezmiş bir takım olarak, bu sezon Süper Amatör Kümeden bir alt lige düştü. Sarı Lacivertli ekibin içinde geçmiş yıllarda ,bu takımla Bala çıkan Kırkpınarsporun başında teknik adam olarak görev yapan Mehmet Uçar bu düşüşün hikayesine parmak basarken ,üstü kapalı laflar etmiş. Sosyal Medya hesabından serzenişte bulunan Uçar diyor ki ,Asıl Küme düşen Kırkpınarspor değildir, yazıklar olsun ,Sakarya Futbolunun lokomotifi ,A takım ve alt yapılarda playoffların olmazsa olmaz takımını, sonunda birinci amatör kümeye düşürdüler. Kim düşürdü diye biz sorsak acaba Mehmet Uçar buna yanıt verir mi? Bana göre bu gün ki mevcut yapının başında olanları isim vermeden ,üstü kapalı eleştiriyor. Ben Uçarın açıklamasını okurken böyle düşündüm, düşündüğümüzde yazdım. Düşmez kalkmaz bir Allah’tır. Kırkpınar düşmez diye bir şey yoktur. Düşmek dünyanın sonu değildir, aslonan bu gün ki düşüşün içindeki gerçekleri iyi okumak gerekir. Umarım Kırkpınar düştüğü yere geri dönüş yaparken , bu sezon yaşadıklarını da unutmaz.
BU ÇOÇUĞUN HAKEM İNADINI SEVİYORUM( BURAK OLCA)
Burak Olcar hakemlikteki taşları sahalara yükleme yıllarını, Sakarya’da yaşamış B klasmanı hakemi olarak ta ,Hakem çantasını sırtına yükleyip Ankara’ya taşınan, Sakarya patentli bir hakemdir. Onunla ilgili daha öncede birkaç. kelam etmiştim. Bu gün onun hakemlikteki inancını, hakem likte daha yukarıya yol almak adına ortaya koyduğu inadını ,Sakarya’daki genç hakemlerin önüne koyacağım. İlk bakışta yetersiz gibi gözüken fiziki pozisyonunu iyi hakem yükselişi ile bertaraf eden ,B klasmanından TFF 1 lig hakemliğine yükselen Burak Olcarı son olarak yönettiği Göztepe-Boluspor maçında izlerken onun adına mutlu oldum. Atilla Karaoğlan Sakarya’da tabuları yıkıp Süper hakem, ardından FİFA hakemi olması kadar olmasa da, Burak Ol carın bir Sakaryalı olarak Başkent hakemliğinde TFF 1 hakemi olarak kendine yer bulmasının altında yatan gerçekleri ,Sakarya’da yetişen genç nesil hakemlerin iyi okumalarını öneririm. Burak Olcarda ki Ben iyi hakem olacağım inadını, bu uğurda Ankara’ya taşınmasının öyküsü ben kısa özet sözlerle önünüze koydum ,eh artık siz bu yazdıklarımı okur, içini bildiğiniz gibi doldurursunuz. Son bir söz hakemlikte bulunduğunuz, klasman duruşunuzu daha ileriye taşımak istiyorsanız eğer, elinizin altındaki fırsatları tetiklemekte size kalmış bir şey. Sizin anlayacağınız elinizde var olanı fırsatları ,anında değerlendirmeye bakın. Bu gün olmadı yarın olur diye ertelemeye kalkarsanız, gün gelir elinizdekinden de olursunuz.
KİBAR FEYZODAN İNCİLER
Bu hafta hazırladığım Salı Sofrasında Hakem konuları bayağı yoğun ama elde değil, onlar hep gündemde tutuluyorlar. Çıkarcı yöneticiler ,hesapsız kitapsız yapılaşmalar sonunda saha içi sonuçlar iyi gitmeyince kim saldırıyorlar? Kime olacak liyakatsiz TFF kadrolarına ,liyakatsiz MHK lerin hakem atamalarına saldırıyorlar. Bu günün Türkiye’sinde Varda hedef tahtasına konuluyor. Son olarak BJK-GS derbisinde Halil Umut Meler ile Var hakemlerinin sergilediği yönetim anlayışına Beşiktaştan Feyyaz Uçar ( Kibar Feyzodan ) açıklama geldi. Halil Umut Melerler beraber Var hakemi Gencerleri bir da ha Beşiktaş maçlarında istemediklerini belirtmiş. Ne güzel, Fenerbahce ve Galatasaraydan sonra Beşiktaş’ta devreye girdi. Bay Kibar Feyzo Trabzon maçında ,Trabzonun Cenkin pozisyonundan da net ,Sivensonun penaltı pozisyonu için neden bir şey demedin.? Geçin bunları ,dünde hakem hataları vardı ,bu günde Varlı hakem hataları var. Her şeyi hakemlere yükleyerek kendi başarısızlığınızı örtbas edemezsiniz. Efendim müsaadenizle ben sofrayı topluyorum. Siz her zaman olduğu gibi size lazım olanları alın kalanlar benim olsun.
