Salı sofrası
KiralıkSakaryaspor Velimeşe maçına göğsünde kiralık forma ile çıktı. Eğer maç kazanılsaydı bu eylem bomba etkisi yaratırdı. Ancak maçın içinden çıkan beşi bir arada ki yenilgi ,bu reklam isyanının önüne geçti. Bu skora bakıp ta bundan sonra kimse Sakaryasporun göğsüne reklam vermez. Reklam verenler kalite arar. Reklam verenler reklam verdikleri evin etrafa saçtığı resme bakar. Reklam verenler verdikleri ürünün dikkat çekmesini ,isterler. SATLIK göğüs reklam esprisi, peşinden gelen 5-0 lık hezimetle yerle bir oldu. Türkiye’ye rezil olduğumuzla kaldık.
NE DEMİŞTİM ?
Bu sofrayı takip edenler bilirler, Sakaryasporu yazarken demiştim ki, hazır mıyız? Demiştim ki bir futbol takımı devre arası hazırlık kampına bünyesinde düşündüğü oyuncularla gider. Bu çalışma döneminde alınılması düşünülen oyuncular takım olmak adına mutlaka takımla beraber olmalı. Yönetim giden yönetimin bıraktığı kadro mirasını kendine göre dizayn edip küçültürken, transfer yasağını da Veli Meşe maçına giderken açtı ve kadrosuna aldığı yeni isimlerimde futbol çantasına koyarak Tekirdağ gitti. Giderken Köprülü istifası, Okan’ın takımdan ayrılış sendromda yaşandı. Yani giderken bile Sakaryasporun kafası karışıktı. Böyle bir futbol evinden çıkan hezimet ten ders almak gerek. Bu hezimetin yolun başında gelmesinde bir hayır vardır diyerek, kendimizi hayır çeşmesinden içilecek soğuk su ile serinletelim. Nereden bakarsanız bakın Sakaryasporun son yaşadığı hezimetin üstü kolay kolay kapatılmaz.
YÜCE EL
Sakaryaspor yönetiminin forma satışlarından geriye dönüş olmaması nedeniyle tehlikeye giren transfer yasağını kaldırma eylemine, Yüce bir el uzandı ve transfer açıldı. Büyükşehir Başkanı Ekrem Yüce devreye girdi ve Transferi açacağız iddiasındaki yönetim rahat bir nefes alıp, kadrosuna katmayı düşündüğü oyuncularında alarak moralli bir şekilde Velimeşe maçına yol aldı. Öyle gözüküyor ki Yüce Başkan forma satışlarından geriye dönüşleri hızlandıracak ve sorunu çözecek. EEEEEEEE Büyükler, bu gibi anlardaki yaratıcıkılarıyla büyürler. Ekrem Yücede sıkışık anları çözen büyük Abi rolüyle, sezon başından beri bayağı ünlendi.
ŞOK ŞOK KÖPRÜLÜ İSTİFASI
Velimeşe maçı öncesi bir moral veren, birde düşündüren Yeşil Siyah olay yaşandı. Transferin açılması ne kadar sevindiriciyse ,Yavuz Köprülünün istifasında bir o kadar düşündürücüdür. Bu konuda ortaya saçılan ilk bulgulara göre ,Futbol şube sorumlusu makamında oturan Köprülü, Genç Başkanının transfer hamlelerinden rahatsızlığını beyan ederek ben yokum demiş. Hesabını kitabını iyi bilen İş adamı olarak Yavuz Köprülü baktı ki ,yönetim Yeşil siyah renklere ileride zarar verecek transfer hamlelerine yöneliyor ,ben bu vebalin altında kalamam diyerek ,gelecekte sorgulanan yönetici olmaktansa yol yakınken ayrılırım dedi ve ayrıldı. Bu arada Sakaryasporda bir ayrılıkta oyuncu grubunda yaşandı. Sezon başından beri Sakaryasporda bekleneni veremeyen sadece Kastamonu’ya attığı golle takıma katkı veren Okan kendi isteği ile takımdan ayrıldı. Bana göre bunun adı hayırlı ayrılık olarak kayıtlara geçsin.
ŞAMPİYONLUKMU? GELECEKMİ?
UEFA Kriterleri devreye girdi bir çok takımın geçmişteki yanlışlıkları futbol evlerinin kapısına asıldı. Sakaryaspor son üç yıldır bolca yönetim değiştirirken, her seferinde TFF nin kara kaplı kitabında yer alan sorunlu dosyalara takıldı. Sakaryuaspordan deyim yerindeyse çirkin ayak oyunları iddiaları eşliğinde zorla uzaklaştırılan İbrahin Nalbant yönetiminin beceriksiz denilen ,bu işi bilmeyen diyerek yeteneksiz damgası vurulan İbrahim Nalbant o günlerde şunu demişti ,gelin bu sene biz bu ligte kalalım, gelin Sakaryasporun sorunlu dosyaları kapatıp gelecek adına temiz bir sayfa açalım demişti, dedi de ne oldu? Gözünü koltuk hırsı bürümüş olanlar yok öyle bir şey Sakaryasporun adının geçtiği her yerde şampiyonluk konuşulur diyerek İbnrahim Nalbanttın bu gerçekçi yaklaşımına set çekmişlerdi. Şimdi ne oldu ? Ceplerine değil, şehrin dinamiklerinin ceplerine yönelen Forma satışı ile ayaklanmaya çalışıyorlar. Şehir forma alacak ,şehir stada koşacak ,bu gün ki mevcut yönetim gazete manşetlerinde şampiyonluk resmi verecek. Bakın dostlar bazı hallerde şampiyonluktan daha önemli şeyler vardır,oda ne biliyormusunuz? Sakaryasporun ayakta kalması ,futbol evinin kapısına kilit vurulamamasıdır. Bakın koskoca Mersin Bal ligine düştü. Ben Sakaryasporun o hallere düşmesini istemiyorum. Ben Sakaryaspor üzerinden şampiyonluk oyunu oynayanların yanında olmak istemiyorum. Çünkü ben Sakaryasporu seviyorum. Sakaryasporun her sene TFF dosyalarıyla, her sezon başı yeni yönetim arayışları içinde olmasını içime sindiremiyorum. Sakaryasporun geleceği için önce Sakaryasporu düşünen yönetime ihtiyacımız var.
HAYDİ ARDA BİZ BURDAYIZ SEN NERDESİN
Ardanın futbol yükselişi tükenişe koşuyor. Başak şehir biz seninle devam edemeyeceğiz dedi, yetiştiği futbol yuvası GS da ona kapıları kapattı. Bir zamanlar günün iktidarına şakşakçılık yapan Rıdvan Dilmenle ,Burakla güçlü Türkiye masalları için, Burak ben buradayım sen nerdesin, Rıdvan hoca ben buradayım sen neredesin diye Tv ekranlarında siyasete oyuncak olan Arda ,bu gün boşta. Futbolcu işine bakacak, Futbolcu siyasetin değil toplumun içinde kendine yer arayacak. Futbolcu bilecek ki ,onu seven, onu örnek alan her görüşten insan var . Futbolcu siyaset rengini belli etmeyecek, etti mi gözden düşer. Bu nedenle de benim için siyasetin emrinde boy gösteren çıkarcı yorumcu ve oyuncular ,Rıdvan Dilmen,Burak ,Arda gibileri benim için yok hükmündedir. Bu nedenlede Ardanın bu tükenişine hiç ama hiç üzülmedim. İşin dehada kötüsü ne biliyormuşsunuz ?Daha bir sezon Barcelona ile sözleşmesi olmasına rağmen ,katalan ekibi bizden uzak dur diye kendisine haber yolluyor. Ne diyelim Allah kimseyi bu duruma düşürmesin diyerek bu konunun üstünü örtelim. Kötünün içinden iyi bir not ,Arda yinede Bacelonadan bu senenin parasını alacak. Yani biz fukaralar yine doğalgaz, yine elektrik kazıklarını düşünmeye devam edelim. Onlar bir yerde dünyalıklarını yaptılar kardan zarar ediyorlar.
MİLLETVEKİLLERİNE GÖNDERME YAPANLARA BAKARMISINIZ?
Gecen hafta içinde bir taraftar grubu forma satışlarına el vermeyene Sakaryalı Milletvekillerine göndermede bulunmuşlar. Taraftarların takımlarına sahip çıkması, bu konuda sosyal alanda yeşil siyah sevdayla ilgili projelere el vermesi kadar doğal bir şey olamaz. Ancakkkkkkkkkkkkkkk o taraftar grubu birde aynaya bakacak. Bakacak ki orada Sakaryasporun kasasına uzanan saha kapatma cezaları var, bakacaklar ki orada Bursadaki finalden kalan koltuk bedeli var. Bakacaklar ki onların yarattığı bu tablo sonucunda hem giden Nalbant Yönetimi ,hem de bu gün ki (Çok büyük destek verdikleri)yönetim transfer açmazına girdiği anlarda bu sıkıntıları aşmak adına çok uğraş verdiler. Bu nedenle ben sorumlu Taraftar gruplularını dikkate alırım. Milletvekillerine seslenenler önce tribündeki hal ve hareketlerini ,içerde dışarıda sorgulasınlar ondan sonra hep berabere Sakaryaspor için Milletvekillerinin kapılarına dayanalım.
ZIMBAYA TEMSİLCİ ŞOKU
Yaşar Zımba ASKF Başkanı olduktan sonra ,Konfederasyonun etkili 32 ismi arasına girdiğinden beri bir konuyu önüne hep koyarım. Nedir o ? Daha gecen hafta yazdım, Sakarya neden TFF de Temsilci kadrolarında bir isimle temsil edilmiyor der dururum. Başkan Zımba gecen hafta Antalya’ya gitti geldi. Bu seferki gidişinde bizim yazdıklarımızı bir kenara not etmiş olmalı ki Konfederasyon toplantısında Temsilci konusunu masa üstüne koymuş. Neden bizim ilde TFF temsilci kadrosunda bir isim yok demiş. Sıkı durun ,Zımbaya verilen yanıt ,sizin ilde Sakarya’yı temsil eden bir temsilci var ya. Zımba şok olur, nasıl olur der, bizim neden haberimiz yok der ve bu temsilcininim Sakaryada bir hapishanede görevli olduğu bilgisini Zımba Başkanın önüne koyarlar. Yemeyenin malını yerler misali, el oğlu bir açığını buldu mu hemen kendi yandaşlarını bir vesile bu yoldan Temsilci ordusunun içine atıvermiş. Yaşar Başkan bu işin üstüne git, bizim ilden olmayan bu zatı muhteremin yerine kendi ilimizin insanını ,bizim ilin sporuna katkı veren ,şartları uygun birini bu yere ataman, bu saatten sonra sizin boynunuzun borcu olmalı. Yaşar Başkana bir hatırlatma, birinci derecede sizin alanınız olan Sakaryada sizin haberiniz olmadan böylesi bir işin bir daha olmaması için gerekli yerlere gereken uyarıyı yapmanız bu saatten sonra şart oldu.
MAZİNİN DERİNLİKLERİNDE KALAN BİR RESİM ( SERT VE AKTÜRK )
Hakemlikte, hem Hakem olarak, hem de yönetici olarak heyecan yüklü yıllarım ve dostluklarım oldu. 15 yıllık Hakemlik hayatımınım sekiz yılının klasmanda geçmesi ,dostluk kervanımın içerden dışarıya taşınmasına el verdi. Klasmanda olduğum yıllarda Muzaffer sertin yanında en iyi yardımcı olarak, Sertin yükselişine el veren Hakem oldum. İstanbullu MHK üyesi Rahmetli Faruk Boray bunu iyi bildiği için ,kendini ni beğenmiş Muzaffer Sert beni yanında istemese de , beni hep ona yardımcı hakem olarak verdi. İşte bu resim o yıllardan elde kalan bir anı. Sağolsun büyük kızım Tekirdağda maç öncesi sahayı kontrol ederekken çekildiğimiz, Muzaffer Sertle olan resmi bana postalamış. Bende aldım benim sofranın üstüne koyarak geçmişe doğru kürek çektim. Hakemliği çok sevdim, severek yaptım. Bu gün ben Nazım Hoca olduysam eğer, bunu bana Hakemlikteki karizmam sağladı. Dünyaya yine gelsem, vallahi billahi yine hakem olurdum. Bu gün bizden daha şanslı kuşak olan hakemler ,siz siz olun bu günlerin kıymetini bilin. Efendim bu haftalıkta benden bu kadar. Siz her zaman olduğu gibi size lazım olanları alın kalanlar benim olsun.
