Salı Sofrası Bir attık, Bir yedik, bir puan aldık

featured

Salı Sofrası

Bir attık, Bir yedik, bir puan aldık

Sakaryanın iki temsilcisi sırayla  sahaya indiler. TFF 3 de bu sene ilimizi temsil edecek olan Hendek spor Cumartesi  Bolu’da, TFF 2 de yine santraya  bir üst ligi hedef olarak koyan Sakaryaspor  pazar günü Bayburtta  sahne aldı. İki temsilcimizde önce attılar ,sonra yediler. Üç puanın yakasına yapıştılar ama, rakipleri silkeleyemediler. Futbolda başlangıç önemlidir. İçinden çıkacak sonuca göre gideceğin yerin futbol kıvılcımı etrafa yayılır. Sakaryaspor Bodrumdan aldığı golcüsüyle, Ozan Solla sezonun ilk golünü attı, ilk puanını aldı. Puan mı aldık ? Puan mı kaybettik? Bu soruların yanıtını takımın başındaki teknik adamdan almak gerek. Futbolda başlangıç hikayeleri önemlidir de ,deplasmandan gelen puana da burun kıvırmamak gerek. Yalnız şu da bir gerçek, eğer  gözünüz yükseklerdeyse , bu tip beraberliklerin boyu uzamamalı. Sonuc ilk maç ,ilk heyecan ,öne geçtikten sonra  bunu koruyamamak  Rüstemlerde sorgu odasına çekilmeli. Olur böyle vakalar diyerek  bu maçın üstünü örterken ,sil baştan yenilenen  Sakaryaspor dan,   daha iyi bir sonuç beklentisinin futbol cebimizde olduğunu da ,itiraf etmeliyim.   İlk hafta itibarıyla gerek sakaryasporun, gerekse diğer temsilcimiz Hendeksporun  ilerleyen haftalarda toparlanıp daha iyi sonuçlar alması dileğini  sofranın üstüne koyarak  geride kalan ilk haftanın içinden çıkan sonuçların içini dışını fazla deşmek istemiyorum.  İyide olsa , kötüde olsa  ilk haftaların içinden çıkan sonuçların günahı olmaz. İki takımızın ilk maçlarda aldığı sonuçları futbol  terazisine koyup tartmak gerekirse, iki takım içinde ,oynadıklarıyla ,aldıkları puanlar itibarıyla  ne iyi kötü  demek  gerekir. Bakalım bundan sonra futbol terazisi iki takımı nasıl tartacak.

DEĞERİNİ BULANI SATACAKSIN

Günümüzde Futbol bir endüstri  ,bir kazanç pazarı. Bu pazarda duygusallığa yer yok. Elinizde  yükselişte olan oyuncunuz varsa ,yerine hemen yenisini koyacak,yükselişte olanı hemen satacaksınız. Bu bir realite, bu bir günün  gerçeği. Bu yazıya ilham kaynağı, iyi bir sporsever olan, Tranzon taraftarı olmasına karşın, tarafsızlığını öğretmen kimliği ilede  taçlandıran Cafer hoca,  kaleci Uğurcan ve A.Kadir üzerinden Trabzonspor yönetimini eleştirerek  ,bana da  bu konuda ışık tuttu. tivitir hesabından kaleci Uğurcan ve A.Kadirin alıcıları varken   elden çıkartılmamasını, manidar bir dille eleştiren Cafer Hoca , bu iki futbolcunun satılmasıyla  25 Milyon EUROnun kulübün kasasına gireceğini ,bu paganında kulüp borcunun dörtte  birine tekâmül ettiğini belirtmiş.  Bu sadece Trabzonspor u bağlayan bir konu  değil. Profosyenel futbol evinde çıkışta olup ,karşılığı olan  bir futbolcu ,değerini bulduğu an satılmalı.

TEZCAN VELİHAT ARIYOR

Tezcan Demir  Futbol İl Temsilcisi olarak son yıllardaki çalışma performansı  ile TFF adına hizmet götürdüğü kulüplerden çalışmaların karşılığında genelde alkış alan ,sempatik ve güvenilir yapısı ile ASKF Başkanı ile de  güvenilir ikili oldu.  Ancak Futbol İl temsilciliği karşılığında yapılan işe konulan güvenilirlikle, para değil ama itibar veren bu işte, yorulmaya başladığını, yerine  talip olabilecek bir kişi olursa  ASKF Başkanının da onaylaması ile  yerini  bırakıp dinlenmeye çekilmeyenin planlarını yaptığını bunu çiddi ciddi güvenilir dost toplantılarında dillendirdiğine tanık oluyoruz. Geçenlerde  Hakem evinde  İHK Başkanlığını çok isteyen  Fuat Totrakanla  benim  objektifine  beraber resim verdiler. Tezcan demir ,İl Başkanlığı koltuğunu istemesi halinde  Fuat totrakana seve seve veririm diyerek gitmek için son derece  çiddi bir resim verdi.  Tezcan demirin yerinde olmak isteyen var mı? Veya ASKF başkanı Yaşar Zımba her konuda uyumlu olduğu Tezcan Demire gidiş için vize verecek mi ? Bizim işimiz beklemek.  Futbol İl temsilciliği koltuğundan niceleri  geldi geçti. Kimi kendi isteği ile kimisi de ASKF Başkanlarının baskısıyla gittiler.

TURUNCTAN GERİ KALAN SEVGİ RESMİ

Marmaris’in şirin beldesi Turunç son yıllarda  Ege tatillerimde tercihim oldu. Marmariste  Sakaryalı Murat Görgem Dinç ,Turunçta yine Sakaryalı Tuncer tellinin varlıklarına, Turkuaz otelinin  gönlü güzel  işletmecisi Cem Pehlivanoğlunun,  sevginin yansıra, şahsıma gösterdiği cömert  yaklaşımı ,benim  Turuncu tercih  garnitürüm oldu. Bu senede Ağustos ayında tam dolu dolu sekiz gün geçirdiğim Turuncta ,bazen yalnızlık ceksemde ,yinede geriye dönüşüme tatlı anılar yükledim.  Tekne turlarında kaptan Salihin ,eşi Kamilenin  ,Salih   kaptanın iki güzel çocukları Eray ve Eymenin sevecen yaklaşımlarını ,Eray beni mutlu etmek için Balık tutma gayretini nasıl unuturum ki. Turguaz otelde  Cem Pehlivanoğlunu, eşi Nalan pehlivanoğlunu  ,kızları Buse ve Merve  Pehlivanoğlu’nun  Nazım Ağbi bir emrin var mı  diyerek ,hizmet adına gönlümü okşayan  yaklaşımlarını nasıl unutabilirim ki. Bu tatilin tatlı izlenimleri birde tatil başlangıcında acı bir yüzü vardı.    Turguaz oteline adım attığımdan kısa bir süre sonra  Cem Pehlivanoğlunun  babasının ölümü ile sarsılmasına da tanık olmak varmış . Ne derseniz deyin  ,hayat  bazen böylesi açı sürprizleri de tatil falan dinlemeden önünüze koyabiliyor. Tatil dönüşünde yolculuk eziyeti çektiğim bir Marmaris Turunc  ta  yaşadıklarımı  , Turunç’taki Marmaris Belediyesinde  Halk plajında  bulduğum bir kayalık arasındaki koyda , Yusuf Cınalın  Hakikatın peşinde bir ömür kitabını  okumak  bazen sıkıntılarımı ,yalnızlığımı unutturdu diyebilirim. Ege denizi bir başka güzel ,masmavi ,tertemiz  haliyle ,cazibe merkezi bir deniz benim gönlümde. Seneye ne olur? Seneye daha çok var. Ama  hep aynı yerde tatil ,daha güzel yerleri görmemi engellediğini düşünüyorum. Yaşarsam  ne olur ,ne olmaz ,onu zaman gösterecek. Tatil için yer değişimi yapsam da Turguaz otelde gördüğüm ilgi ve sevgiyi, bu ilgi ve sevginin merkezindeki isimler  Pehlivanoğlu ailesini ,arkadaşım Tuncer telliyi,Kaptan salihi ve çocukları Eray ve  Eymeni  unutmam çok zor olacak. Son sözlerim Turuncu görmeyenlere Turuncu tavsiye ederim. Kalacak yer mi arıyorsunuz? Sevgi ve Güleryüz zenginliği içinde her keseye uygun  Turguaz Otel  benim size tavsiye edeceğim   konaklama adresi. Gidin, giderken benim selamımı da iletirsiniz iyi olur.

AYGÜNÜN PARA DESTEK TUTKUSU

İbrahim Aygün bu şehrin hizmet verdiği iş kollarının güvenilir bir ismi. Son yıllarda İbrahim Aygün ismi  Adapazarısporda  adaşı İbrahim Nalbanttın yanında yönetici, daha sonra yine aynı takımda Başkanlıkla beraber gelen şampiyonluk , İbrahim Aygün’ün spordaki yıldızını parlatıp ,spor kamuoyunda  güvenilirliğini santraya taşıdı. Mazisinde umut  yüklü olan , profesyonel lig kapısından dönüş için umut olan   Adapazarıspor , gelen yeni Belediye  Başkanın spora bakışı doğrultusunda kapatılınca , bu takıma çok şeyler veren İbrahim Aygün’ün  futbola ısınan yüreğini burktu. Ancak İbrahim Aygün’ün  amatör futboldaki çıkışı onu ,Sakaryasporda  Başkanlık yarışında Uğur Akkuşun  listesine kadar taşıdı. Aygün Başkan buralara bir lütufla gelmedi. Ne demek istediğim yukarıdaki satırların içinde gizli. İbrahim Başkan  her türlü badireleri atlattığı yöneticilik yılları geride kalsada ,onun spora hizmet aşkı devam ediyor. Gecen günlerde Sosyal medyada karşıma çıktı, Gelişim Akademispora  azda olsa  bir İbrahim Aygün katkı eli uzanmış. Ne güzel bu şehirde kazanan bir iş adamı, sporda gelişim içinde olan kulüplere kazandıkları içinden az da olsa bir pay uzatabiliyor. İbrahim Aygün gibi iş adamlarının çoğalması dileğiyle  haftanın alkışını müsaadenizle ben ona göndermek istiyorum.

SPOR YASASI GELİYOR ( HERKES KENDİ DÖNEMİ BORCLARI  ÖDEYECEK)

Spor yasası ,bu gün çıkacak ,yarın çıkacak diyerek Spor kamuoyunu  bayağı meşkul etti. Eski bir futbolcu olan Milletvekili saffet Sancaklı’nın ,Türk sporunda kulüp yönetimlerini iyi bilen biri olarak ,Spor yasası teklifini Büyük Millet Meclisine sunmuştu.  Sunulan yasanın en ağırlıklı noktası,  yönetimsel ağırlık taşıyor. Bu yasa ile artık kulüp yöneticileri, kendi süreçlerindeki varsa borçları ödemeden ,  elini kolunu sağlayıp  gidemeyecek.  Bu yasada  Menajerlik müessesi içinde bazı yaptırımlar devreye girecek.  Bu yasa çıkarsa  yönetici bulmak zorlaşır diyenlerin sesini duyar gibi oluyorum. Olsun ,bu işi doğru yapan, kulüpleri çıkar adresi olarak görmeyenler gelsin . Varsın yönetici bulunmasın, hiç olmazsa  bu işi doğru yapan kulüpler ayakta kalsın. Her sene belediye kapılarında nöbet tutan yönetici tipleri yönetici olacaksa, varsın olmasın. Yıllar öncesin dede  meclis tutanaklarına gecen ,bu seferde, Saffet Sancaklı’nın  yasalaşması için meclise gönderdiği bu yasa ,Meçlisin açılışı ile beraber  yasalaşması adına  genel kurula gelecek.  Kabul edilirse  Cumhurbaşkanın onayı için  Spor yasasının yeni hali Saraya taşınacak. Sanırım  bu yasa  geçmişi kötü örneklerle dolu olduğu için kabul göreceğini  düşünüyorum. Ben bu yasa için mecliste olsam kabul oyu verir bu doğrultuda el kaldırırdım dedim de, ana muhalefet partisinin Ordu Milletvekilinin bu konuda  ortaya attığı çekincelerde  kafamı karıştırdı. Muhalefet Milletvekili diyor ki, bu yasanın hikayesi yeni değil, biz bu yasa için .çalıştık, meclise gelince  bizim düşüncelerimizde ortaya koyacağız. Bizim çekincemiz iyi gibi gözüken bu tasarı İktidar tarafından, ilerde düzeltilmeye mahkum olmadan önümüze gelsin. Gelir mi?  Sanmıyorum ,bakalım bu Spor yasasının içinden neler çıkacak?

HARBİŞİN ÇEKİLİŞİNİ İYİ OKUMALI

Bizim Sakarya  Harbişin içinde bulunduğu süreci yakından izleyen bir  gazete. O süreçte ne demiştik ? Harbiş sallanıyor diyerek başlık attık atmasınada ,duyan olmadı. Maalesef Harbiş  adını yıllarca  Spor kamuoyunda  tuttuğu kurumdan ve sendikadan gereken desteği bulamayınca  ,yönetim kamuoyuna yazılı bir açıklama yaparak ,  2021-2022 sezonunda lige alt yapılar dahil  katılamayacaklarını açıkladılar. Satışı ile kurumsal kimliği tepe taklak olan,bir türlü eski ritmine kavuşamayan  Tank palet fabrikasının spordaki mesaj adresi olan Harbişin  lige katılamama  hikayesini iyi okumak gerek.  Tam  38 yıldır Sakarya amatör futbolunun içinde olan ,marka değeri bayağı yukarılarda olan  Harbiş  neden niçin gidiyor? Neden çaresiz kaldı?  Bu soruların yanıtını   fabrikanın  işleyen düzenini yerle bir edenler  vermeli. Bu konuda daha çok şeyler yazılırda ucu siyasete dokunacağı için  kısa kesiyorum. Harbiş bir kuruma  dayalı bir futbol sırtı ile  bu günelere kadar geldi. Buradan ileri gidemedi. Ya kurum takımı olmayanlar  ne yapsın? Ben söyleyeyim, Türkiye’nin bu günki felaket ekonomik çıkmazından sağ kurtulmaları mümkün değil. Yakında  bu çıkmazda olan bir çok takım    kapılarına  iflas bayrağı asarlarsa şaşırmam.

AH ŞU VELİLER

Arifiyede alt yapı  yaş gruplar turnuvasını  bir maçında  tribünde veliler birbirlerine girmişler. Gazete sayfalarını iştila  eden bu sevimsiz ,düşündürücü  olayı ,Saha içindeki küçükler, tribünlerdeki bu yakışıksız manzarayı şaşkın gözlerle izlemişler. Bu futbolumuz adına kötü bir örnek. Bu kötü örneğin üstünü örtmek için ,bu tür organizasyonları düzenleyenlere çok önemli görevler düşüyor. Çocuklarının dünyasına iyi futbolcu olma  sorumluluğun bu yüklemeye çalışan, tribündeki taraftar gruplarına ,bu konuda tavır konulmalı. Bu işi yapanlar, yarının futbolcularını yetiştirme iddiasında olanlar ,aidat esiri olmamalı. Biz biliyoruzki bu ilde spor okulları paraya ,yani aifdata dayalı eğitim veriyorlar. Versinler de , çocukları yarışmacı hale sokmasınlar. versinler de  tribünde  küçücük çocukları maçlarında kendilerine çeki düzen vermeyen velilere de ,gereken tepki verilsin. Bu konuda en önemli görev, takımların başında sahaya çıkan teknik adamlara düşüyor. Nereden bakarsanız toplum olarak son yıllarda her alanda gergin hale geldik. Bu konuda ,bu nedenle  Tribünde ufacık çocukların maçında bile ,birbirlerine girecek kadar ,gözünü hırs bürüyen velilere de çok fazla yüklenmek  istemiyorum.

 

Giriş Yap

Sakaryaspor ve Sakarya Amatör Futbol Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!