Futbol ile futbolcu
Bizler spor adamı olarak ilimizde ve bulunduğumuz ilçelerde işimiz gereği oynanan müsabakaları takip ediyoruz. Bunun yanında da bu müsabakalar ile ilgili bilgileri, çalıştığımız yerel gazetelerde siz sevgili okurlarımız ile paylaşıyoruz. Bildiğimizi değil, gördüklerimizi en doğrusu ile kamuoyuna yansıtmak için mücadele ediyoruz. Hatamız oluyor mu? Tabi ki oluyor.
Şimdi böyle bir giriş yaptıktan sonra geçtiğimiz hafta oynanan iki müsabakadan bahsetmek istiyorum. Geçtiğimiz Cumartesi günü Akyazı Sentetik Sahadaydım. Her şey güzel başlamıştı ve futbol adına mükemmel bir hava vardı.
Tribünler futbol sevgisi olan güzel insanlar ile dolup taşmıştı. Bunun yanında Akyazı’mızı yönetenlerin de tribünde olmaları, havaya daha da güzelleştirmişti. Tüm bunların ışığında, bir zamanlar ilimiz futboluna güzel hatıralar bırakan, iki güzide takım sahaya çıkmıştı. Akyazı’ya kazandırılan o güzelim statta her şey mükemmeldi. Futbol oynamak için hiçbir engel yoktu. Bu güzellikler, 90 dakika boyunca, futbolcuların iyi niyetli olmaları sayesinde daha da tatlandı. Buna bir de Hakem Mehmet Akıncık ve yardımcılarının neredeyse sıfır hata ile görev yapmaları eklenince ortaya keyifli bir maç çıktı. Kısacası güzelliğe, güzellik kattılar.
Karasuspor’un galibiyetiyle tamamlanan karşılaşmada, bu güzellikler eşliğinde son düdük duyuldu. İşte ne olduysa ondan sonra oldu. Hani derler ya “Bir çuval inciri berbat ettin” diye, işte öyle bir olay cereyan etti. Kendini bilmez, giydiği formasına ihanet eden birkaç futbolcu kardeşim (isim vermeye gerek yok) bu kadar güzelliği unutturdu gitti. Yapılan hareketleri tekrardan anlatmaya gerek yok. Ortalık savaş alanına döndü. Seyirci sahaya girdi. Bir yanda bu güzellikleri yok edenler, diğer yanda olayları önlemeye çalışanlar. Bir curcunadır gitti.
O kendini bilmez birkaç futbolcunun yaptıkları o güzelim günü mahvetti. Yazıklar olsun demekten başkası gelmiyor kalemimden. Peki ya adama sormazlar mı arkadaş bu maçtan bir hafta önce Karasu’da evlere şenlik bir maç yaptınız da (anlayan anladı), kimse size çıkıp ağzını açtı mı? Ligin ilk yarısında Karasuspor’u Karasuda 4-2 yendiğinizde, maç sonu sizi alkışlamadılar mı diye. Sorarım size, Karasu’da alkışlandığınız için mi şuursuzca saldırdınız Karasulu futbolcuya?
Zannetmeyin ki güzel bir şey yaptınız. Ne yaptınızsa kendinize yaptınız. As Akyazıspor’a hiçbir şey yapamadınız. Çünkü o camia sizden çok büyük ve öyle kalacaktır. Giydiğiniz o forma size demek ki ağır geliyor. Sanırım yönetim bu yaptığınızı makul karşılamayacaktır. Spor ve futbol, dostluğun ilelebet kalmasını sağlayan bir olgudur. Öyle birkaç kişinin art niyetine asla boyun eğmez. Benim Akyazı’da ki dostlarım, abilerim ben ölene kadar hep öyle kalacaktır.
İşte bu nedenledir ki; futbola layık olmak, yani futbolculuk çok önemlidir.
Gelelim 5 Mart Pazar günü Karasu Yalıspor ile Yeşilyurt Beldespor arasında oynanan hayati maça. Aslında yarım kalmadı. Sadece 83ncü dakikada tatil edildi. ‘Olmak yada olmamak’ sözü, tam da işte bu maçı anlatıyordu. Yenilenin ligden düşeceği bu müsabakada 2-1 yenik durumda olan Yeşilyurt Beldespor, son dakikalara doğru sergilediği son çırpınışlarını ilginç bir olayla süsledi. Kırmızı kart gören kaleci oyundan çıkmayınca ortalık karıştı. Hakem Gökhan Kahyacık ta, maçı tatil etti. 5 dakika önce etrafına topladığı takım kaptanlarına “devam edelim” demesine rağmen olumlu cevap bulamayınca bu kararı veren Kahyacık, bence doğruyu yaptı. Zaten maç boyunca da mükemmeldi. N diyelim olan oldu. Artık kararı bu hafta içinde öğreneceğiz. Şen ve esen kalın.
—
