SAKARYA BŞB-FENERBAHÇE DOĞUŞ
Büyükşehir basketbol takımını bu sezon –Beşiktaş S.Japan maçıyla birlikte- ikinci kez izledim. Maçın teknik değerlendirmesine geçmeden saha dışı faktörler üzerinde birkaç söz edeceğim.
Daha önce de söyledim: Yeni Sakarya Stadı ve Serdivan Spor Salonu, şehrin gelişim yönü, trafik vb. öğeler açısından son derece doğru yerlere yapılmış durumda. Giriş çıkışlar sıkıntılı değil.Ayrıca bu salon kapasite olarak Sakarya gibi bir şehir için yeterli. Gerçi bu maçta kapasitenin üzerinde bir seyirci vardı ama bunun Fenerbahçe ile alakalı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Merdivenler dahil her yerin dolu olması biraz da görevlilerin, kulübün ihmali, düzensizliğin dışavurumu. Bu seyircinin %90’ının basketbol seyircisi olmadığı rahatlıkla anlaşılıyor.Bu da zamanla düzelecek bir konu.
Tüm bunlara karşın maç boyunca küfürden uzak,basketbol maçına yakışır bir tribün ve saha içi mücadelesinin olması önemliydi.
Maç öncesi seyirci daha iyi bir havaya sokulabilirdi. Bunun için de özellikle maç öncesi seremonide ışık ve lazer gösterileri ile salon bambaşka bir havaya büründürülebilir. Bu çağda rahatlıkla olabilecek bu detayları kulüp düşünmeli.
Gelelim karşılaşmaya…
Kuşkusuz üst üste Eurolig’de final four oynayan,geçen yılda şampiyon olmuş bir takım önünde Sakarya ekibi favori değildi. Gerçi sarı lacivertli ekipte çok önemli bir ağırlığı olan Yunan Sloukas kadroda yoktu ama Fenerbahçe’nin derin ve kaliteli rotasyonu içinde bu durum pek de sırıtmadı. Beş numara pozisyonunda Vesely, Ahmet ve bu maçta çokça beğendiğim Thompson’u dönüşümlü kullanan bir takıma daha ne söylenebilir ki! Thompson takımın en skoreri oldu ve on yıla yakın NBA geçmişinin tecrübesini göstererek gözlerimizin pasını sildi. Datome, Melih, Wanamaeker, Dixon gibi eli çok düzgün oyuncular var Fenerbahçe’de. 12 oyuncunun tamamının süre aldığını düşünürsek bu kadro yapısının bu sene Tahincioğlu basketbol ligini rahatlıkla şampiyon bitireceğini söyeleyebiliriz. Hatta bana göre geçen seneden Bogdanovic gibi bir silahı olmamasına rağmen Fenerbahçe’yi bu sene de Eurolig şampiyonluğunda Belgrad’da favori görüyorum. Kuşkusuz bu fikrimde coach Zeljko Obradovic’in etkisi büyük. Maçın her anına, her sayıya hakim,rotasyonu müthiş. Yapılan her hatayı sıcağı sıcağına pozisyonun yedek oyuncusuna anlatıyor. Takım içi disiplin de üst seviyede olduğundan sahada serserice bir iş yok ve uyarılar büyük bir uysallıkla dinleniyor. Obradovic sayıdan çok doğru yapılan işin önemli olduğunu hissettiriyor. Çünkü her doğru iş, eninde sonunda maç kazandırıyor.
İlk yarıda 51 sayı atan Fenerbahçe’nin ikinci yarıda 32 sayıda kalması, son iki dakika skorunun 12-3 Sakarya lehine olması , sadece sarı lacivertli ekibin vidaları gevşetmesi ile açıklanamaz. Çünkü yeşil siyahlı ekip kötü bir takım değil. Bir şekilde maçın içinde kalabiliyor. Lige yeni çıkan bir takım olarak çok da acemice bir kadro kurulmamış, hele ilk yılda playoff bir başarı. Yalnız playoffta 1-8 yani Fenerbahçe’den kaçmak gerekli ama galiba bu mümkün olamayacak.
Sakarya takımını bu maçın teknik yönüyle -Fenerbahçe kadar-incelemeyeceğim. Çünkü bizim için çok da ölçü olabilecek bir maçta değildik. Bundan sonrası daha da önemli. Çünkü ilk senenin heyecanıyla mı bu kadro kuruldu? Seyirci ilgi gösterdi? Yoksa kurumsal bir yapı mı kazanıldı? Bunları önümüzdeki yıllarda göreceğiz.
Basketbol sponsor olgusunun en fazla olduğu takım sporu. Üç büyük İstanbul ekibi bile sponsorlarla yollarına devam ediyor. Bu yüzden büyükşehir çatısı altında bu işin sürdürülebilirliği zor. Belli bir zaman geçtikten sonra bıkkınlık gelecektir. Hasılı ligde kalıcı olabilmek için mutlaka bir sponsor çatısı altına girilmeli. Banvit, Pınar Karşıyaka bu yolla Anadolu’dan gelip kalıcı olmayı başardılar. Yoksa Banvit olmasa bir ilçe belediyesi en üst basketbol liginde nereye kadar dayanabilecekti?
Bir ara maçta beş yabancıyla oynayan takımda gelecek sene için Mustafa Fall kalmalı. Çünkü yaşı daha 26 ve pivot pozsiyonu çok da kaliteli oyuncuların kol gezdiği bir mevki değil. Örneğin Fenerbahçe senelerdir Vesely ile yola devam ediyor. Sporun görsel bir şölen olduğunu unutmazsak 24 yaşındaki Clavel’i de kadroda tutmak yanlış olmaz ki bu oyuncu attığı 20 sayı ve 5/6’lık üç sayı isabetiyle maçın en skoreri oldu. Devşirme Ersin Dağlı ve Nikola ise benim gelecek için pek tavsiye etmediğim oyuncular.
Sakarya Büyükşehir Basketbol bu sene saha içi sonuçlar ne olursa olsun bunlara takılmamalı ve ligde kalıcı olmanın, kurumsallaşmanın peşine düşmeli.
