SANTRA
Sol iyi ki gelmiş..
12 Eylül’de futbola doydum, temsilcilerimiz kazandı..
Hendekspor’un Bergama maçını TV264’ten izledim, beğendim..
Hem yayın güzeldi, hem skor..
Menemen sahasında 1-0 geriye düştüğü maçı müthiş bir geri dönüşle 3-1 kazanan Hendekspor’un ortaya koyduğu oyun formatını da beğendim, tebrikler Talip Toprak..
Hazırlık maçlarından biliyorum ki Hendekspor gol atmakta zorlanıyor ama zor gol yiyen bir takım..
Lig’de iki maç, kupada Batman zaferinde gördüm ki Hendekspor takım olarak müthiş bir özgüven yakalamış, 40 yıllık profesyonel gibi..
Başta kaleci Bülent Sağlam kalesinde öyle “Sağlam” duruyor ki ekran başında bize, saha içinde arkadaşlarına güven veriyor..
Sağbek Burak Balcı ile başlayan defans bloğu dün itibariyle Hakkı Helvacı sonradan oyuna dahil olsa da güven veriyor, kaptan Muharrem Efe bloklar arasında tam bir majör..
Mustafa Kara tam bir gözükara, kuvvetli, topla iyi, gözünü budaktan esirgemiyor..
Forvete Haluk Türkeri tecrübesi yakışmış, Hendekspor’u sahada dik tutuyor..
Uzun lafın kısası; Hendekspor lig acemiliğini çok çabuk atlatmış, usta bir yapısı var, inşallah dış güçlerle erozyona uğramaz, her işini kendi içinde çözer, uçar gider..
Başarılar Hendekspor, emeğine kuvvet Turgut Babaoğlu….
Hendekspor’un Bergama maçı bitti, Yeni Sakarya Atatürk Stadı’na koştum, Sakaryaspor’un konuğu Sarıyer..
Bir baktım, basın tribünü takımdan az, stadın 20’de 1’i dolu!.
Bu tablo hiç hoşuma gitmedi çünkü bu stat yapılalı beri böyle boşluk ilk defa görüyorum, boşluğa düştüm..
Demek ki basında bitmiş taraftar da bitmiş veya yönetime ciddi bir boykot var..
Gerçi yaz boyu hangi ilçe de bir cemiyete veya bir cenazeye katıldıysam etrafım sürekli doldu, yüzde 90 Sakaryaspor’a küs Sakarya..
Buradan anlamalıydım, “Bu takım 1. Lig’e çıkana kadar ben köyden maça gelmem” diyenlerin ne demek istediğini!.
Bu ilgisizliğe şaşırmamalıydım ama konduramadım..
Daha enteresanı ise şurası, önemle dikkat çekiyorum.. Bu şehirde 7 gazete var, 5’i basın tribününde yok..
Neyse canım, ben spor adamıyım, matematik uzmanı değilim ki..
Kaldı ki 45 gün önce Kızılcahamam kampında başkan Cumhur Genç’e demiştim; “Başkanım.. Ben ne yaptığın transferlere baktım, ne grupta hangi takımların olduğuna.. Ben en çok şehrin bölünmüşlüğüne taktım, 10’da 10 yapamazsan dağılmaz bu bulutlar..”
İlk hafta Bayburt’ta 1-1 berabere kaldık, biliyorsunuz..
Sarıyer’i 2-0 yenen takımı beğendim, en çok Ozan Sol’u..
Son gelen Ozan Sol iyi ki gelmiş, forma yakışmış, maçın başına sıkıştırdığı golü güzeldi, klas ayak..
Sakaryaspor 7. dakika da stoper Çağlayan Menderes’in kafa golüyle skoru 2-0’a getirerek Sarıyer’in fişini erken çekti, geriye galibiyetin keyfini sürmek kaldı..
Skor yakalanmış, oyun rölantiye alınmıştı, zaman zaman Koray Kılınç’la zorlayan Sarıyer sıkıntı yaratmadı..
Sakaryaspor’da kaleci Furkan Köse’yi beğendim, Oğuz Çalışkan’ı aramayız.. Yedek kalecimiz Fatih Gülmez’i de hazırlık maçlarından hatırlıyorum, “iyi kaleci” diye not almışım..
Sağbek Oğuz Yıldırım’ı da beğendim, ofansı da çok seviyor ancak her çıkışta çimlere takıldı..
Olsun.. İleri geri çalışıyor ya..
İyi de her yere salça bırakınca bana ayrılan yer çabuk doldu, devamını yine yazarım, kalın sağlıcakla..
SANTRA HARİCİ
Hepimiz karanlık içindeyiz
ancak bazıları yıldızlara
bakmayı akıl edebiliyor