SANTRA
Ben Sakaryaspor’u
yürüyüşünden tanırım..
Bu şehrin en önemli markası Sakaryaspor 13 yıl sonra kendi liginde, hani dünya tatlısı, nerede bu tatangalar, hani bu şehrin itici gücü?..
40 gün 40 gece süren şampiyonluk kutlamalarının ardından herkes eve dağılmış olacak ki Yeni Malatyaspor maçını da boş tribünler önünde oynadık, kazandık, sevincimizi paylaşacağımız tatangalar yok kadar, olmaz bu kadar..
Kazanan haklı..
Ancak haklı olan hakkını tribün desteği veya şehir desteği olarak alamıyorsa koştuğumuz yerin bir önemi kalmaz, şimdiden hatırlatmak isterim..
Sakaryaspor 4-1-4-1 sistemiyle ve geçen sene ağırlıklı yerli isimlerle maça iyi başladı, maç boyunca dönen topları kazandı, 1-0 geriye düşmesine rağmen maçı rahat kazandı..
Geçen sene ilk 20 hafta yenilmediğimiz bu sistemi 21. hafta itibariyle Ercümend hoca bile rafa kaldırmış, ne sıkıntılar çekmiştik, bu kalem unutmadı..
Dolayısıyla bir üst ligde tek ön liberolu sistemle oynayan genç jenerasyon hocamızı tebrik etmeden geçemeyeceğim..
Bu sistemi bir üst ligde oynamak yürek ister ve görüyoruz ki İlker Püren’de bu cesaret var ve alkışı hakkediyor..
Ancak tek ön libero maça başlayan Emirhan ilk 45 dakika sonunda neden oyundan alındı, teknik olarak tek sıkıntı..
Emirhan rakibi iyi karşılıyor, dik oynuyordu..
Tek forvet oynayan Kabongo attıkları ve kaçırdıklarıyla maçın fosforlu yıldızı..
Gol olmayan veya hem Sakaryaspor, hem de Yeni Malatyaspor kalecisinin kurtardığı iki penaltı da penaltı değildi, unutmadan yazayım..
Bizim kalecimiz Furkan’ın 29. dakika da kurtardığı penaltıdan iki dakika sonra taçtan yediğimiz gol maçı ekran başından izleyenleri çıldırtmış olacak ki “Kapattık televizyonu” diye mesaj atan atana..
İstanbul’da Amerikan şirketinde çalışan çocukluk arkadaşım Zafer Gülden “Cavit bu nasıl futbol ya” diye yazdı..
O ara 1-0 gerideyiz ve net yazdım; Sıkıntı yapma, 3-1 yeneriz..
Çünkü Yeni Malatyaspor tesadüfen öne geçti, çok acemiler, hatlar arasını bağlasan durmuyor..
Sakaryaspor ise hızlı oynarken hata yapıyor ama toparlar, bu ışığı görebiliyorsun..
Maç sonunda aynen şöyle yazdım; “Ben Sakaryaspor’u yürüyüşünden tanırım”
Beni takip edenler bilir; giden gitmiş, gelen gelmiş, hazırlık süreci bitmiş, lig başlamıştı, umut dağıttım..
İşkembeden atmadım elbet..
Erken yola çıkmıştık, bir üst ligde devam eden doğru bir kadro yapılanması ve gönderilen 13 futbolcu içinde sadece solbek Onur Karakabak ile forvet Tahir’e üzülmüştüm, işte gelenler..
Yine Kabongo için yazmıştım.. Geçen sene Boluspor’da izlerken “keşke bizde olsa” dediğim bir forvet..
Müthiş bir çıkış, bu kadarını kendisi bile beklemiyordu, sanırım..
Dolayısıyla Kabongo’nun 7 golle geride bıraktığı ilk 7 haftanın özeti; sistem tamam, özellikle defans ve orta 4’lü de isimler değişiyor ama alternatifler çoğalıyor, kulübe zenginleşiyor, tek eksik tatangalar..
Haftaya Bodrum’a gidiyoruz, yol senin Sakarya..
SANTRA HARİCİ
Hayat bazen olması
gerektiği gibi değil
olduğu gibidir
