Salı Sofrası
Yeşil Siyah yıllar ( Futbol şehri)
Cuma günü 1 Mayıstı. Sözüm ona İşçi Bayramı. Günün iktidarının işçiye bakışı belli. Üzerinde durmaya bile değmez. Ben yine de Emekçilerin uyanması dileği ile onların 1 Mayıs İşci bayramını ,ucundan kıyısından kutlayayımda, adet yerini bulsun. O gün Yayıncı kuruluş Futbol şehirleri tanıtım programında Sakarya’ya tanıtıyor. Hoş bir program. Sakaryasporun dünü ve bu günü masaya yatırılırken, Sakaryasporla dolu futbol bedenimde geçmiş yıllarla sarsıldı. Karasulu dostum Cafer Erdoğanında hatırlattığı gibi ,yaşım itibarıyla futbol bedenimde bir çok anı saklı. Sakarya’nın ve Sakaryasporun futbol mazisinin anlatıldığı günün içine, bende br Yeşil Siyah anı ile katılmak isterim. Yıl 1965,Sakaryaspor o gunki adı ( İlk kez katıldığı) 2 ligten birinci lige çıkmak ,adına sekizlere kalmıştı. Sarıyer,Beyoğluspor, Eskişehirspor,Adana Demirspor,Bursaspor gibi takımlarla mücadele veriyordu. Yaşım 15, o gün Sarıyerle maçımız var ama, cepte para yok. Maça nasıl gireceğiz diye hesap yaparken ,stad bufesine taşınan ,Gazoz kasalarını gördüm. Bende bir kasa Gazoz aldım ve maça bu yoldan kaçak girdim. Daha bende bu ve buna benzer bir çok anı var. Bu günün Sakarya’nın ve Sakaryasporun geçmişinin tanıtıldığı güne bu anı ile ortak olmak istedim. Hey gidi Yeşil Siyah günler hey. Yeri ve zamanı geldiğinde Yeşil Siyah anılar halkasından sizinle paylaşacağım çok şeyler olacak.
ZAFER VE DEMİRBAKAN
Zafer Karagöz çok genç yaşta kansere yenik düştü ve ebediyete göçtü. Gecen hafta onun yaşama veda ediş öyküsünü yazdım. Bugün o ve Çoşkun Demirbakan üzerinden farklı bir konuya parmak basacağım. Zafer yaşama veda ederken Adanasporda Çoşkun Demirbakanın yardımcısıydı. Ne var bunda diyeceksiniz, çok şey var. Ben Sakaryalı teknik adamların dışarıya açılmasını önemserim. Bülent Uygunun, Hikmet sevimin, dışarıya taşınan Teknik sorumluluk alanlarına, kendi ilinin çocuklarını yanında taşıyıp, onlara iş imkanı sunmasını alkışlarım. Rahmetli Zafer le ,Çoşkun hocanın birlikteliğine tanık olurken bu konu aklıma geldi. Çoşkun hoca bir zamanlar sakaryasporda berabere olduğu Zafer karagözü yanında taşıyarak onun teknik adamlıkta gelişmesine bu işten ekmek yemesini sağlaması ne kadar ulvi bir davranış. Keşke bizim ilden dışarıya taşınan çok teknik adam resmi olsa. Bu vesileyle ölümü ile bizide sarsan Zafer Karagöze bir kez daha Allahtan rahmet dilemek isterim. Ölüm hep var ama genç ölümler, hele hele ölenle yaşadıklarınıza varsa sizi sarsabiliyor. Zaferin ölümü bu nedenle bene efkarlandırdı,beni hüzne boğdu.
NALBANTIN RÜYALARI
Coronolu günlerde iş yok yok güç yok,evde zaman bol bol. Bizde bu süreçte eski defterleri, eski resimleri önümüze koyup onları konuşturmaya başladık. FB nin rakiplerini kıskandıracak güzellikte olan, Düzce Topuk yaylasında Garajlar tacspor Başkanı ve yöneticileriyle yaptığım tatlı ,hararetli konuşmanın resmine takıldım. O günlerde Garajlar tacspor Bal ligine çımıştı. Başkan İbrahim Nalbant futbol rüyasının ilk ayağını semtinin takımı G.Tacsporla berabere yaşamıştı. Rüya bir yıl sürsede ,Nalbant Başkan G.Tacı Bala çıkaran Başkan olarak Siyah beyaz futbol arşivine ismini yazdırmıştı. Son yıllarda Sakaryada futbolda adı sıkça gezen İbrahim Nalbanttın ikinci hayali olan sakaryaspor Başkanlığı da gerçekleşti. Ama burada maalesef Nalbantın hayalinden başarı değil ,hüsran çıktı. Başkan oldu ama, Başkanlık koltuğunda hiç rahat bırakılmadı. O koltukta gözü olanlar çeşitli alavereler dalaverelerle ,çok kısa sürede Nalbantın o koltuktan kopuşuna el verdiler. Nalbantın tertemiz Yeşil Siyah Başkanlık tutkusu, geride futbola nefret ve kin dolu gözlerle bakan İbrahim Nalbantı bıraktı. Hayallere koşarken ,koştuğun yerin içini dışınlıda iyi bilmek gerek. İbrahim Nalbantta hayalindeki Sakaryaspor Başkanlığı iyi değil kötü anılar yükledi. Geriye döner mi? Sanmıyorum. İbrahim Nalbant ,uğruna geriye almamak koşuluyla yaklaşık 1,5 milyon harcadığı Yeşil Siyah Başkanlık tutkusuyla az daha sağlığından oluyordu. Bana göre sakaryaspor İbrahim Nalbant gibi Başkanı bir daha arasada bulamaz. Velhasıl kelam ,öyle veya böyle transferi açan ,Sakaryasporun bu günlere gelmesine katkı sunana Nalbantta sabredemeyi beceremedik.
HEY GİDİ ECEVİT HEY
Türk siyasi hayatından bir Karaoğlan göçtü. geride neler bıraktı neler? Dürüst siyasetçi, cesur siyasetçi ,tam demokratik bir siyasetci onun yaşamı içine yerleştirebileceğimiz ayrıntılar. Amerikaya Afyonda ekilen Haşhaşla ilgili ortaya koyduğu ,Benim ülkemde ekileçek olan ürüne ben karar veririm dedi. Kıbrısa yapılan çıkartmayla ilgili tutumu tarihteki yerini aldı. Onu oradan hiçbir güç çıkartamaz. Nereden çıktı bu Ecevit yazısı diyenleriniz olabilir. Haklısınız Sporda bunun ne işi var. Çok işi var ,çok. Tarih yazan bir lider olması öncelikli yazım konusu. Kıbrıs çıkartmasının ardından, 1978 de Türkiye’ye uygulanan Amerikan Ambargosu ile ilgili BBC siye verdiği röportajı dinlerken geldi aklıma bütün bunlar. Onun Şakır şakır İngilizce yanıtlarını , ağzım açık dinledim TL 1 de. Vay be, Geçmişte kendi dili dışında konuşan ,Promtordan değilde, direk kendi düşüncelerini sağa sola bakmadan ,teklemeden konuşan bir liderde görmüşüz biz. Böyle bir lider gelir mi? Sanmıyorum ama ,İstanbuldan yola çıkan biri var gibi geliyor .
FUTBOLA DÖNÜŞ PROTOKOLU
UEFA kendi çıkarınıda gözeterek Corono nedeniyle sekteye uğrayan liglerin oynatılmasını istiyor. Bu süreçte liglerin oynaması konusunda görüş bildiren Hollanda, Fransa ve Belçika’nın temsilcilerinin UEFA nın organizasyonlarına sıralamara göre Avrupa kupalarına katılacaklarını açıkladı. Son olarak liglerin geride kalan bölümünü oynatmama kararı alan Fransa’nın açık ara önde olan Paris Saint Carmenin şampiyonluğu onaylandı. Kısacası ve de özetle UEFA ve genel eğilim çoğu ülkelerde ülkelerin yarım kalan liglerinin tamamlanması yönünde ağır basıyor. Bunun için Haziran ayı belirleyici olacak. Bu arada FİFA da Corono virusu nedeniyle büyük ekonomik kayıp yaşayan kendine bağlı Federasyonlara bir miktar para yardımı yapacağı gazetelere yansıdı. Bunu duyan bizim ülkenin takımlarının yöneticileri bu konuda TFF ninde kulüplere parasal yardımda bulunması gerektiğine vurgu yaptılar. Kulüpler haklı ,Kurumlar bu günler için var.
ATATÜRK KÜBADA (MUSTAFA KOÇ)
Koc Ailesinin Cumhuriyetçiliği, Atatürkçülüğü, Vatanseverliğini hiçbir kantar tartamaz. Onlar bu ülkenin her alanda ileriye koşan Çağdaş yüzüdür. Rahmetli Mustafa Kocun Kubada Atatürk büstü önünde çekilmiş resmi elime gecince, biliyor musunuz çok ,ama çok üzüldüm Benim ülkemde Atatürk büstleri çöplerden toplanırken ,Bayram günlerinde resmi ters asılırken,ders kitaplarından ismi yer yer çıkartılırken Küba bu dünya liderinin büstünü Ülkesinin köşe başlarına koyuyor .Ne den ? Çünkü o Dünya lideri, çünkü o 100 yılın gelmiş geçmiş en büyük lideri. Ölümünden yüzyıl geride kaldı o hala neden ölmüyor? O bir deha ,o bir örnek devlet adamı. Elin gavuru bedavadan insanların büstünü ülkesinde bir yere koymaz. Ne mutlu Türküm,ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere. Efendim benden bu haftalıkta bu kadar. Siz her zaman olduğu gibi size lazım olanları alın kalanlar benim olsun.
