Salı Sofrası
Yeşil Siyah uyanış
Sakaryaspor ilk yarının son haftasında başlayan kazanma alışkanlığını beş maça çıkardı. Keçiörengüçü maçı yukarıları için güç test maçıydı ,bu maçın içinden çıkan sonuç bizi yukarılara taşımak adına , her türlü hesabı yapmak adına heyecanlandırdı.
Yeni teknik adamı yani Taner Taşkın’ı tuttum ,kuşkulu gözlerle bir süre beklediğim bu kardeş ,takıma dokunuşlarıyla ,yeni gelenlerle eskileri kaynaştırmasıyla benden tam not aldı. Bitmedi takımın içindeki yetersiz ayaklarında gitmesiyle ,yeni gelenlerden daha iyi verim almasıyla Keçiörengücü gibi yukarıları kendine hedef seçen bir takımı yenmek kolay iş değildi.
Sakaryaspor kazanma iştahı ile çıktığı karşılaşmada Keçiörengücünün direncini 45+ 6 da kazanılan penaltıyla Kassango’nun ayağından bulduğu golle çözdü.
Ben bu karşılaşmada başka ne gördüm? Valla şu an için kalecimizin, savunmamızın duruşuna, rakipe fazla pozisyon vermemesini özlemiştik. Buna ilaveten Kassango’nun her hafta attığı gollerle sahne alması, yeşil Siyah futbol gemisini ileriye taşımak adına önümüzde duran önemli futbol notları.
Bu konuda teknik adamada pay uzatalım, kendine uygun bulduğu oyun modeli ile, kadro istikrarına dikkat etmesi Sakaryasporun yukarılara koşması adına takıma artı motivasyon yüklemiş.
Bir notta yeni transferler için yapalım, takıma kazandırılan Bulgar oyuncu Dimitrof, GB den alınan Grechyshkin bayağı iyi, bize faydalı olabilecek oyuncular.
Şuan için Yeşil Siyah futbol da keyifler iyi. Sanırım artık Sakaryaspor bu oyun iştahı ile içerde dışarıda her takıma korku salar. Bu arada transferde bir çok takımın radarında olan Kassango’nun da ederi her hafta daha yukarılara tırmandığını görmek gerek. Ben Roshi’ninde Sakaryaspora iyi para kazandırmaya aday oyuncu olduğunu düşünüyorum.
KABANKO KASSANGO ( GECEN HAFTANIN TRANSFER YILDIZI)
Kabanko Kassango Demokratik Kongo uyruklu yabancı oyuncumuz. Türkiye de tam üç yıl Boluspor forması giyen Kassango’nun yıldızı, futboldaki yükselişi Sakaryaspor da ivme yaptı. Attığı goller ,gol yollarındaki estetik vuruşları ile ünlenen en son Tuzla maçında attığı röveşata golünün zerafeti onu devre arası transferi için Rize radarına soktu.
Transfer piyasasındaki değer biçenler ,onun bu gün için transfer karşılığına 550 bin EURO’yu yazsa da, Rize bu paranın üstüne çıktı. Kassango şu an için 750 Bin EORU yu gördü.
Daha fazlasını görür mü bilemem . Ancak şunu bilir ,şunu söylerim , Sakaryaspor Kassango transferinde, onu Boluspordan alıp onu Rüstemlere taşıyarak turnayı gözünden vurdu.
İYİLİK İYİDİR
Bizim dinimiz değil, insanlar bir çok dinlerin içindeki iyilik anahtarını ,inandıkları kitabın içinde bulurlar.
İyilik yaparsan manen huzur bulursun. İyilik yap bir kenara at derler. Neden derler? Bir gün o iyiliğin karşılığı hiç ummadığın anda sana, bazı önemli şeyler kazandırarak geri döner. Bu nedenle de iyilik ,inanan yüreklerin baş tacı bir uygulama hattında yer alır.
Bazen güzel bulduğum sözlerden yola çıkarken ,karşıma çıkan anlamı olanların içine, kendi düşüncelerimi de katarak sizlerle buluşturuyorum. Bugünde böyle bir yazıdan yola çıkarak İyiliği anlatmaya çalıştım.
İyilik ,İyidir ,lafı nereden çıktı. Sosyal Medyada Türk Sinemasının önemli bir ismi Ali Sürmeli bir toplantıda şöyle bir kelam ediyor, Bir Alevi köyü mezarlığının önünden geçerken mezar taşındaki bir kısa yazı dikkatimi çekti der, nedir diye soranlara ,şu kısacık notu bırakır, İYİLİK,İYİDİR.
Etrafındakiler sorar ,bu kadar mı? Evet der bu kadar. İyilik fazla abartılmadan yapılırsa, yapılan iyilik etrafa saçılmazsa iyi olur. Selam olsun iyiliği yüreğinde barındıran, yaptığı iyiliğin, verdiğinin reklamını yapmayanlara.
HURŞİT VE SERKAN
Sakaryasporun ikinci yarı kadrosundan giden gitti, alanların üstüne de yeni yeşil siyah taşlar döşendi.
Gidenlerin içinden Hurşit kendi isteği ile gitti, veda ederken de ,helallik isterken de, efendice davrandı, duygusal bir yaklaşımına vedanın içinde yer verdi..
Hurşit ilk yarı boyunca bana göre futbol kapasitesinin üstüne çıkarak ,ilk yarının iyi isimleri arasında yer aldı. İyi şartlarda başka bir takım kapısını çaldı için ,iki tarafında rızasıyla bana müsaade deyip Yeşil Siyah evden ayrıldı.
Profesyonel dünyada ayrılıkları fazla duygusallığa sarmamak gerek. Hurşit iyi anılarla ayrıldı. Şimdilerde Serkan’da gidiyor. Serkan’ın gidişi Hurşit gibi olmadı, yeni gelen teknik adamla olan kan uyuşmazlığı devreye girince, Serkan’a yol gözüktü.
Neden gidenler içinden sadece Hurşit’e ve de Serkan’a yer açtım? Neden olacak bu iki oyuncu Sakaryasporun yıllar sonra TFF 1’e çıkan kadrosu içinde önemli işler yaptılar.
Şimdi onlar yoklar. Yalnız gün gelecek 2021-22 sezonundaki şampiyonluğun hikayesi yazılırken, bu iki oyucunun ismi de anons edilecek. Serkan TFF 1 oyuncusu olmayabilir, ancak elindeki futbol sermayesi neyse onu vermeye çalıştı. Bu nedenle de giderken onun adına fazla kırıcı olmaya gerek yok.
Umarım gittiği yerde başarılı olur. Çünkü Serkan’ın yaşı daha genç, bu gençlik içine iyi yükleme yaparsa ,kan uyuşmazlığını sağlayacağı bir takıma giderse ,Serkan’ın ismini daha duymaya devam edebiliriz. Ha bu arada Serkanın kendine takım bulduğunu , o takımın adının da Manisa FK olduğunu , hatta imza attığını yani bize rakip olacağını da bu hikayenin sonuna ekleyelim de, bilgi notumuz bir kenarda dursun.
KÜÇÜK KÖY VE KARASU GÜVEN HİKAYESİ
Beni futbol gönlümde önemli bir işgal eden ,bana ait bir düşünce vardır, Küçük Köyün üzerine büyük hayaller yükleyemezsiniz.
Geçmişte karasuda futbol adımlarını yüksekten atan Karasu Sahil içinde o zamanlar bu sözü yinelemiştim, bugünde Karasu Güven için aynı şeyleri santra noktasına koyuyorum. Her şeyde olduğu gibi gücün, o gücü destekleyecek getirisi olan sermayen varsa ortalıkta tur atacaksın.
Karasu Güven bir süre Süper Amatör kümede dolaştı, düştü, kalktı Süper lige çıktı ,çıkmasına da , günün şartları içinde ,ekonomik çıkmaz altında ezilince, ben yokum diyerek Süper lig B grubundan , Süper ligden çekilip, kendi isteği ile yeni geldiği klasman ligi yolculuğuna çıktı.
Karasu Güvenli dostlara tavsiyem ,eğer karasu Güven Amatör futbolun içinde olacaksa eğer, yeni bir sayfa açın ve o sayfanın içindeki futbol yolunun taşlarını ,kendi evinizin çocukları ile ,sil baştan yeniden döşemeye başlayın .
LALE ORTA ORTALADI
Türk Futbol tarihinde bir ilk. İlk bayan hakem, ilk Fifa Bayan hakemi unvanı ile hakem dünyasında ün yapan Lale Orta şimdide bunlara bir yenisini ekledi. Yenisi gelir mi bilinmez ,ilk MHK kadın başkanın ismi de Lale Orta oldu.
Kadınların her alanda söz sahibi olmasını önemseriz, bu atılan adımı da bu yönüyle ele alıp değerlendirmek isteriz de, bugünün iktidarının kadına bakışını bildiğimizden, bu atamanın kontrollü bir atama olduğunu düşünüyorum.
Kadınların özgür olduğu ,bir Türkiye geldiğinde kadınlarımız, liyakatın konuşulduğu Türkiye de, bundan daha iyi yerlere geleceğini bilenlerden ve de inanlardanım. Yine de Lale Ortanın MHK ye gelişini bir kenara atmadan bununda bir gelişme olduğunu düşünmek istiyorum.
MHK Başkanı Orta ilk demecinde şöyle bir kelam etmiş, “Türkiye de Hakemin değil ,futbolun konuşulduğu bir Hakem iklimi yaratmak önceliğimizdir. “
Ne demişler isteyenin bir yüzü vermeyenin iki yüzü kara. Düşünsel olarak el veririz de bunun hayata geçeceğine ,bu günün Türkiye’sinde hiç aklım basmıyor.
Varan bir Adana Demirspor, Fenerbahçe maçı sonrası ortalık toz duman oldu. Lale orta ve ekibinin işi hiçte kolay değil. Sahada bunlar olurken birde tepesinde her şey maydonoz olan TFF var. Türkiye de her şey eskisinden daha zor konuma geldi. Gel Mayıs gel.
HAYATA DÖNÜŞÜN RESMİ ( SEFA KAYMAK ASAŞ)
Gecen yıl bu zamanlar Asaş U14 Basketbol takımı salona ellerinde bir pankart Sefa Kaymak sana sağlık diliyoruz ,senin yanındayız diyerek salona adım atmışlardı.
Sefa Kaymak o günlerde kan kanseriydi. Herkesten dua beklenen Sefa ,o hastalığı yendi ve U 16 Genç erkekler liginde takımdaki yerini aldı.
Salonlara dönen Sefa arkadaşlarınla berabere Asaş için bazen oynayarak, bazen bençte takım arkadaşlarını alkışlayarak ikinci baharını yaşıyor..
Antrenörleri, arkadaşları, tribündeki yöneticileri o salona adımı attığı an alkış yağmuruna tutuyorlar. Moral ve spor ,küçük Sefayı yaşama döndüren en büyük faktörmüş, bunu ben değil Sefanın doktoru söylemiş ve yaşam reçetesinin başına Spor yapma şartını koymuş.
Hayat böyle bir şey ,bazen bir azim, bazen bir sevgi ,bazen bir spor eli kurtulması zor gözüken hastalıkların üstesinden gelebiliyor. Yaşama , aramıza hoş geldin Sefa Kaymak. Spora devam be Sefa , gülen yüzün hep gülsün.
SARI ÖKÜZ HİKAYESİ VE ATİLLA KARAOĞLAN
Atilla Karaoğlan bu şehrin Futbol hakemliğindeki marka değeri en yüksek ismi. FİFA oldu , Gaziantep,BJK maçında vermediği, inanmadığı bir olaydan ötürü uzun süre dinlendirildi.
Gecen hafta FB-Konya maçına verildi. Bu maçın Konyaspor’un kötü hava şartlarından dolayı gidip gitmeyeceği ve oynanıp oynanmayacağı bu yazı yazılırken henüz belli olmadığından Nasıl yönetti, ne tepki aldı? Bunların karşılığı bende yok.
Çünkü Yönettiği maç Pazartesi akşamı olduğu için, benim sofra o saatlerde baskıya girmek zorunda olduğundan ( Bugüne de kalabilir ileri bir tarihe de) bu maçla ilgili yorum hakkım hafta içine sarktı..
Asıl ben başka bir konuya dikkat çekeceğim, daha öncede yazdım yeniliyorum.
Var odası hakemliğim mahrem odası. Her kulüp itirazı sonrası demokratik olmak adına o odayı açarsanız ,bunun sonuçları iyi olmaz demiştim, dediğim oldu.
Adana da hakem kurbanı olduğunu iddia eden, şampiyonluktan başka bir şey düşünmeyen FB Var odasına girdikten sonra elde edilen, Var bilgilerini Konya maçı öncesi Atilla Karaoğlan üzerinden spor kamu oyu ile buluşturdu.
EEEE gözün aydın TFF ,zor şartlarda yetişen ,şampiyonluk kovalayan takımların en ufak bir hatada hedef haline hakemleri kendi elinle kulüplerin önüne koyarsan bunlar olur.
Sarı Öküz misali dört büyüklerin gazını almanın adını şeffaflık olarak gösterip Var odasını acarsan sonuçları da bu olur.
Ne diyelim Allah Türk futbolunu korusun. Liyakatsizliğin her yeri sardığı bir yerden yükselen bu gelişmeler umarız bu kadarla sınırlı kalır.
NOT FB Var hakemliği için yabancı hakem istemiş. Bu konuyu da haftaya bildiğim kadarı ile dillendirmeye çalışacağım.
( NAZIM AKTÜRK)
