Salı Sofrası ( Nazım Aktürk ) İkinci İzmir zaferi

featured

Salı Sofrası ( Nazım Aktürk )

İkinci İzmir zaferi

Sakaryasporun bu güne kadar oynadığı dokuz deplasman macerasının içindeki Hikayede  sadece iki galibiyet var. Birinci yarı Altınordu, ikinci yarı Göztepe . Biz üçüncüsünü beklemeye koyulurken, gelin geride kalan Cumartesinin içindeki Göztepe zaferine bir göz atalım. Sakaryaspor ilk yarısını temkinli ,ayağını yorganına göre uzatan deplasman takımı hüviyetinde gözükürken , rakibine fazla pozisyon vermeden oynadığını bu maçın içindeki notların içine yerleştirelim. Belki de bu seyrettiğim Sakaryaspor ilk kez bu kadar iyi savunma yaparak oynadı. Belki de ilk kez kalesini bu kadar çok iyi korudu. Bunun, bu oyun anlayışının devamı gelirse ,Sakaryaspor bize korkulu rüya göstermez diye düşünüyorum da, herkes Göztepe gibi olur mu? Bu Göztepe’nin futbolunda istikrar yok. Biz onları istikrarsız ve de seyredeniz bir günde yakaladık. Neyse gelin biz yine önümüzde kalan futbol notlarına bir bakalım. İkinci yarı daha etkili oynayan, Rossive Burakla ,Kassangoyla rakip kale önünde pozisyon üreten Sakaryaspor, bu etkili oyunun  içinden penaltıdan bir gol çıkartarak çok önemli bir üç puan, hem de ilk yarıdaki yenilginin de rövanşını almış oldu. Bu galibiyetin bir başka ayrıntısı içinde ise Göztepe ile aramızdaki puan farkının birden dörde çıkması da yatıyor. Nereden bakarsanız bakın ,Sakaryaspor İzmir’den evine umut ,mutluluk taşıdı.  Bu başarı için destan yazarken, fazla sevinmeden  futbolculara altın tepsi içinde yeşil siyah sevgi uzatırken, Serkan Balta ve ekibini de unutmayalım. Zorunlu nedenlerden dolayı, elindekilerle yetinmek zorunda kaldığı bir günde, İzmir elindeki bildik kadroyla giden Sakaryasporu  en iyi şekilde Sahaya süren, takımın oynadığı olumlu futboldan ve üç puandan , bu başarıdan pay uzatmak gerek. Serkan baltanın kadro tercihi, oyuna müdahaleleri ,üç puana giden yolun üzerindeki taşları iyi döşeyen teknik adam resmini ,bu galibiyetin içine monte etmek gerek. Sanırım Serkan balta elindeki kadronun futbol röntgenini iyi çekmek adına  bayağı yol almış. Ben İzmir den gelen üç puan için, yokluktan çıkan zafer adını vermek istemiyorum. Böyle düşünürsek bu galibiyete imza atanlara haksızlık etmiş oluruz. Ben biliyorum ki bu mevcut kadro içine Altınordu maçına kadar bazı ilaveler olacaktır, olmak ta zorundadır. Çünkü gidenlerin çokluğu ,gelenlerin azlığı il doldurulamaz. Kim gelirse gelsin ben Cuma gün ki Altınordu maçında serkan baltanın kazanan on biri bozacağını düşünmüyorum. Hemen erken bir düşüncemi sofranın üstüne koymak isterim. Altınordu devre arası transferinde bayağı güçlendi. Yani Cuma günü bizim eve gelecek olan Altınordu ilk yarıdaki Altınordu değil.

O BİR EFSANEYDİ ( PICIR İSMET )

Sakarya bir evladını, Sakarya bu şehrin, sporda ,sosyal hayatta önemli izler bırakmış, Yeşil Siyah bir rengini ebedi hayata yolcu etti. Sakarya’da amatör futbolda ,Sakaryasporda oynadığı futbolla ,efendi kimliği ile bütünleştirdiği futbol ayakları, futbol aklıyla gönüllerde taht kurmuş İsmet Manavoğlunu( Namı Değer Pıcır İsmeti ) Çarşamba günü Orhan camisinden ebedi hayata uğurladı. Sakaryasporda yıldızı parladığı yıllarda Galatasaray’ın efsane ismi, baba   Gündüz tarafından sarı kırmızılı ekibe tavsiye edilen Pıcır İsmet GS kapısından, aile baskısıyla Sakarya’ya döndürüldüğünü ve futbol hayatını baba ocağı Sakaryasporda noktaladığını ,bu satırların sahibi çok iyi bilir.  O bir yeşil Siyah efsane, o bir futbol beyefendisi olarak yaşadı ve bu unvanlarla beraber, ismi Sakarya’nın spordaki tarihine altın harflerle yazıldı.  Sakaryasporun kuruluş kadrosundan geriye kalan Sarı İhsan ,Zeki Aydıntepe ve Beşir Belatla  beraber son dört isim arasında olan Pıcır İsmet, Son yolculuğunda Orhan camisindeki musalla taşının üstünde , Sakaryaspor ve Tarangaların çelenkleri vardı. Gönül ister di ki Sakaryasporu temsilen bir yönetici eli Yeşil Siyah tabutun bir kolundan tutsaydı. Pıcır İsmeti tanıyan ,onun oynadığı futbola şahitlik eden biri olarak ,onu anlatırken vallahi billahi hisleniyorum. Belki de bu his içinde ,bizimde ahirete kanat çırpmak adına hazır kıta bekleyen yaşında, bedende bıraktığı izler vardır. Ruhun şad olsun İsmet kaptan. Yattığın yerde yeşil siyah ahiret sevdan sana kol kanat gersin.

VUR AL VURAMADI

Sakaryalı Teknik adam Yılmaz Vural zor günler yaşayan malatyasporda ilk maçına çıktı. Tam 22 Yıl sonraki Vural, Malatya buluşmasında, Bodrum maçından istenilen sonuç çıkmadı. Düşmemek adına çırpınan  ,Mali zorluklarla boğuşan Malatya bakalım deneyimli Teknik adam Yılmaz Vural’la bu zorlukların üstesinden gelebilecek mi? Bodrum maçında alınan yenilgi iç sahada oldu,i çerde alınan yenilgiler kim olursa olsun sarsar. Hele hele düşmemek adına mücadele veriyorsanız bu tür yenilgilerin hasarı büyük olur. Bakalım deneyimli teknik adam Yılmaz Vural’la   Malatya düştüğü yerden kalkabilecek mi? Zorlukları seven teknik adam olarak bilinen hemşerimiz Yılmaz Vural’a  biz buradan başarılar dileyelim.

SAPANCA HAVASI

Hava güzel,saha güzel,tribünlerde hatırı sayılır bir seyreden topluluğu var. Herkes gibi bizde yeni teknik adam ve birkaç ilave yeni transferle donatılmış Sapanca’yı merak etmek ,bu merağımızı gidermek adına tribündeki yerimizi aldık. Kale önü zenginliği az ,oynanan futbol karın doyurmaz çinsinden olan bir oyunun içinden çıkan tek güzel şey, tek golle kazanılan üç puan. Aslonan kazanmak mantığı ile bakarsak, karşısındaki rakibin düşmemek adına mücadele verdiğini düşünecek olursak ,üç puan ilk maç için iyi puan olarak yeşil beyaz futbol odasına taşınmalı. Sapancada birkaç farklı iyi adam vardı. İsim vermeden ilerle yiyeyim. Kaleci, sol kanattaki kanat oyuncusu ,bitmedi orta sahadaki 8 forma nolu genç oyuncuyu bayağı iyi buldum. Sapanca’nın tek golünü atan 90 forma nolu oyuncunun fiziği iyi ama Sapanca’nın derdine deva olabilecek bir santrafor değil. Bakalım bu mevkiye alınan, Sakaryalıların çok iyi tanıdığı, Harmanlık alt yapısından yetiştikten sonra çok futbol evi gezen  Yaser gelince ileri üçün forvet resmi nasıl olacak.? Sonuç kazanana fazla kızılmaz. Sapanca kazandı ve yukarılara da göz kırptı. Sapan çayla ilgili bir yeşil Beyaz not, Bu Sapanca Hendeksporun düştüğü hataya düşmez. Düşmemek adına gerekli hamleleri zamanında yaptığını görüyoruz. Hendek Sapanca’dan ders alsın.

DOSTLUK ÜZERİNE

Dost nedir ,ne değildir? Dostluk vefadır, Dostluk sevgidir. Dostluk iyi günde değil ,kötü günde ,insan sağlığında değil, yaşamla başı derde girdiğinde  önemlidir. İnsanların birbirini iyi günde, kötü günde sevmesi ,başının sıkıştığı anlarda birbirine el vermesi ,yaşam kaynağının manevi lezzetidir. Hayatın temelinde sevgi yatar. Hayatın  anlarıdır, sağlam dostluklar. Hey yaşı kemale ermiş olanlar ,Alaattin Konukları bilirsiniz ,Erenler Belediyesinden emekli ,spor hayatı olan ,sporculuktan sonra teknik adamlık yılları, ondan sonra spora hizmet kollarında ,ASKF de ,Tüfad da ki verdiği spora hizmet resmi bu şehrin önemli yerlerinde asılı durur. O Alaattin konuklar,  yaklaşık üç yıl önce beyin kanaması geçirdikten sonra, yaşama tutunmaya çalışıyor. Sporcu kimliği olması, halen muntazaman yürüyüşlerini aksatmadan yapması ,belki de hayata tutunmasının önemli nedenlerinden biri. Kısa süre önce Eşini kaybettikten sonra büyük sarsıntı geçiren Allattin Konuklar, Doktorların tavsiyesi ile Abant’ta Fizik tedavi eşliğinde yaşama daha sağlıklı tutunmak adına uğraş verirken ,İstigramda bir resim gözüme çarptı. Bu şehrin spora hizmet delisi Sinan Panta gitmiş, Allattin abisini Abantta ziyaret etmiş. İşte bu ,iyi günde değil kötü günde belli olur dostlar derken ben bunu kastetmiştim. Sinan panta aslında büyütülmemesi gereken bir ziyarete imza atmış. Ama gelin görün ki bu tür ziyaretler ,dünya telaşına sarılmış bizler tarafından bazen bir kenara itiliyor. Sinan panta ile Alattin Konukların ziyaret anında verdikleri resmin içini ben böyle doldurmaya çalıştım.

SİYAH BEYAZ KAAN KIRCI

Kaan Kırcı Sakaryaspor alt yapısından yetişmiş, Yeşil Siyahlı ekibin transfer yasağına takılı olduğu yılda üst yapıda forma giymiş ,geleceği olan oyuncu olarak işaret edilmişti. Peki ne oldu ? Maalesef aynı yıl Sakaryaspor üst yapısından alt yapıya gönderilmişti. Son olarak Niğde FK da şans arayan Hakan Kırcı ,futbolda sekteye uğrayan gelişme sürecinde ,elinde kalan değerleri yerli yerine oturtamayınca, amatörlüğe dönmüş. Niğdeye Aytac Akın isteğinle giden Hakan Kırcı maalesef kendine uzatılan bu şanstan yeterince yararlanamadı ve futbol gelişimi Geyve’ye taşıdı. Süper Amatör kümede A grubundaki ikiyi kovalayan Geyve’de umarım Hakan Kırcı konuşulan isim olur. Umarım Hakan Kırcı son iki ,üç yıldır düşüşte olan futbolunu  bulunduğu yerden daha yukarı taşır. Alt yapı görmüş gençlerin son zamanlarda ellerine geçirdikleri fırsatları iyi değerlendirememesi, üzerinde durulması gereken ,nedenleri iyi araştırılması gereken bir Yeşil Siyah futbol hikayesi .

ENSARI TEKİRDAĞ KAPTI, HEMDE İYİ PARAYA

Kalaycıspor Balda Sakarya’nın ilk devre yıldızı parleyen takımı oldu. Mütevazi bütçesiyle grubunda büyük paralarla kurulan takımlara kafa tutan Kalaycının savunmasında uzun boyu ,sağlam fiziği ,hava hakimiyeti ile hemen fark edilen Ensarı Trakya’nın köklü takımı Tekirdağspor kaptı. Bu genç Kalaycıda ilk yarıda bayağı fark edilen savunmacı oldu. Bir yıl evvel Erenlersporda forma giyen Ensar’a Tekirdağ tam 300 bin tele saymış. Valla iyi para kazanmış Kalaycı. Behçet Durak Nazım hocam biz bu parayla bei yeni oyuncuyu kadromuza kattık dedi. Behçet Durak Ensar’la ilgili şu bilgi notunu önümüze koydu. Ensar iyi bir savunmacı olmaya aday bir oyuncu. Ensar kendine bakarsa Tekirdağdan Profesyonelliği görmeye çok yakın bir savunmacı modeli. Sağlam fiziği, haha hakimiyeti, yan toplardaki savunmacı kimliğinin üzerine gelişim katarsa kısa sürede yükselişe geçer derken bir çekincesini Ensarın önüne koydu, kendine futbola verecek, kendine iyi bakacak ve sadece işine odaklanırsa futboldan çok ekmek yer dedi. Bizde Ensarla en son çalışan Behcet hocanın bu düşüncelerini aldık sofranın üstüne koyduk. Umarız bizim sofrayı takip eden, okuyan Ensar hayranları Behçet Hocanın bu düşüncelerini ona iletirler.

ASKF BAŞKANINA NEDEN DAVET GİTMEZ ( BASKETBOL ÖDÜL TÖRENLERİ )

Basketbol Amatör spor brançları içinde değil mi? Salon sporlarının bu önemli kolunun sendikası ASKF değil mi? Öyleyse bu seyrettiğimiz Basketbol liglerinin başlangıcında ve sonundaki ödül akşamlarında ,salonda neden ASKF yok? Bana göre eğer ASKF, salon sporlarından da sorumlu Sendika konumundaysa, Basketbol de ligleri düzenleyenlerin ASKF yi yok saymaları, sportif bir ayıptır. Son seyrettiğimiz ödül akşamında salonu Büyükşehir istilasına sokan düşünce kimse eğer, bu tür organizasyonlara ASKF Başkanını çağırıp, ödül kupalarının birini onun eliyle takımlara vermesi ,Sakaryada spor adına daha güzel bir resmi vizyona konmuş olurlardı. Bu şansı U14 ler Erkeklerde, bu şans U14 kızlarda ,bu şans U18 Erkekler ödül törenlerinde kaçtı. Umarım daha oynanacak olan liglerin sonunda bu eksiklik onarılır.

Giriş Yap

Sakaryaspor ve Sakarya Amatör Futbol Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!