SAKARYASPOR’DAN İLK İZLENİMLER

featured

SAKARYASPOR’DAN İLK İZLENİMLER

Yeşil siyahlı takımın ilk hazırlık maçı için Rüstemler tesislerindeydik. Burası bildiğiniz gibi konum olarak çokça iyi bir yerde. Hem şehre yakın hem de şehrin karmaşası ve beton yığınından uzakta. Ancak yavaş yavaş tesislerin modernize edilme zamanı geliyor. Bu konu sanırım büyükşehir yoluyla bilişim çağına uygun, üst düzey konaklama standartlarına yakışır bir hale getirilmeli.

Sakaryaspor’un yeni yönetimi ateşten gömlek giymedi. Ateşin içine atladı! Bu ekonomik şartlarda ve kulübün mali tablosu karşısında yönetime talip olmak başlı başına bir alkış unsurudur. Bu makamlara geçmişte menfaat ve türlü işlerini yaptırmak için gelenler olmuş olabilir ama kulübün şu andaki mali tablosu içinde deniz tükenmiş durumda.  Bu ilde tek bir profesyonel takım varsa herkesin öncelikli görevi takıma destek ve yol göstermek olmalı. Olumsuz eleştiri çok kolaydır ama bunu yaparken gelenin gideni aratıp aratmayacağı, bir süre sonra bu kulübe doğru dürüst hiç kimsenin aday olmama ihtimalini de göz önüne almalıyız. Yönetime talip olanlar için insanlar ‘hangi menfaati var?’ diye düşünür ama %99’unda yoktur. Şimdi bizim Cevat Ekşi başkanlık yaptı. Şu anda ne menfaati oldu birkaç milyon varlığını kaybetmekten başka!!! Bir makam mı elde etti? İhale mi aldı?

İbrahim Nalbant’ı  Garajlar Taçspor’dan rakip olduğumuz dönemden  tanırım. Futbolu sevdiği, bu sevginin türlü menfaatlerin önüne geçtiği izlenimi bırakmıştır bende. Sonuçta diş hekimi olan biri ve ticarette, siyasette türlü tilkileri kafasında dolaştırıp takıma başkan olmuş biri değil. Yaşar Zımba da bu ilin değil sporda siyasette de en etkili 3-4 kişisinden biridir. Dolayısıyla o da bu takım için yaşı, toparlayıcılığıyla bir şans. Birol’u da yaşı itibariyle takım işlerinde koşturmak lazım. Geri kalanları da tanımıyorum ama yazdığım gibi destek vermek, zaman tanımak en akılcı yol gözükmekte.

Çekinmeden yazmak lazım. Bu taraftar profili Sakaryaspor için zararlı. Bunun kanıtı da ilk dört maçın seyircisiz olması. Bu cezalar taraftarların yanlış ve aptalca davranışlarından alındı. Payasspor ile tesislerdeki antrenman maçında bile bir şey olsa da küfür  etsek, küfür etmediği zaman canı sıkıldığı belli olan ve maçı izlemeyen ağzı süt kokan yaşta çocuklar vardı. Bunlardan kulüp temizlenirse (bunun yolu da kesinlikle bedava bilet vermemek ve takımdan uzak tutmak) seyirci sayısı düşmez, bilet alan seyirci sayısı da yükselir, takım da ceza almaz.

Sakaryaspor gibi geçmişinde daha yüksek liglerde oynayan bir şehir takımı için bulunduğu yer sıkıntı.  Adı ikinci lig olan ama gerçekte üçüncü kademede olan bir takımdan bahsediyoruz. Potansiyeli olan takımlar uzun süre sıçrama yapamadan kalırlarsa mali,yönetim,taraftar açısından hep sıkıntıdır. Sakaryaspor’un bir an önce Spor-Toto birinci lige çıkıp orada kökleşmesi gerekir. Takımın naklen yayın gelirine, daha yüksek iddaa kazancına,stat gelirine, yüksek profilli forma reklamına ve sponsorlara kavuşabilmesi için mutlaka bu takımın bir üst lige yükselmesi gerekir. Oraya kadar şehrin tüm dinamiklerinin birleşmesi gerekir. Yoksa bulunduğu ligde uzun süre kalmak Sakaryaspor’u her geçen yıl eritecek,zayıflatacaktır.

Hazırlık maçından en son paragrafta bahsetmeyi düşündüm. Çünkü ölçüt olabilecek bir karşılaşma olmadı. Payas bir alt ligde, Sakaryaspor doğal olarak hazır değil. İlk görünen Dilaver’in kaybının takım için kötü olacağı,transfer tahtasının açılması gerektiği, geri dönen Özgür Kedikli’nin zaman zaman işe yarayacağı, kanatların zayıf kaldığı ve altyapıdan ışık verecek bir oyuncunun da maalesef gözükmediğidir.

 

 

Giriş Yap

Sakaryaspor ve Sakarya Amatör Futbol Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!