SAKARYASPOR HAKKINDA GERÇEKÇİ BİR YAZI

2004-2005 sezonuydu ve lise öğrencilerinden oluşan Karasuspor’u Haldun Aslan çalıştırıyordu. Antrenman bilgisi üst düzeydedir, çalışmayı sevmeyen oyuncular bile idmandan zevk alırdı. Kendini yenilemesini de bilen hocayla birlikte , şampiyon Fenerbahçe’nin Mahmut Hanefi gibi oyuncularına sorduk:

-Daum, nasıl idman yaptırıyor? Şampiyon nasıl oldunuz?

Bize verilen cevap aynen şuydu:

İnanın, sizin yaptığınız beşe ikileri, üçleri, istasyon çalışmasını, krosu vs. yapıyoruz. Sadece imkanlar daha fazla.

Sakaryaspor’u anlatmaya niçin bu anı ile başladım?

Çünkü yeşil siyahlı takımın gerçek sorununu ortaya koymak için…

Olumsuz bir saha sonucu olması halinde hemen antrenör değişimine yönelmenin yanlışlığını vurgulamak için!

Sakaryaspor’un Maltepe karşılaşmasını pür dikkat izledim. Takımın sorununu baştan söyleyeyim: OYUNCU KALİTESİNİN DÜŞÜKLÜĞÜ

Tuncay Şanlı hamlesi bence iyi bir girişim oldu. Taraftarlara, yerel ve ulusal medyaya hareket getirdi. Naklen yanın kararında bile bence etkili oldu.

Ama bir yere kadar…

Genç hocanın elindeki kadro gerçekten sıradan !

Hatta bu takımın şu ana dek topladığı puanlar gerçekten başarı sayılmalı.

Yukarıdaki örnekten de anlaşılacağı gibi günümüzde hemen herkes aynı idmanı –isterse-yapabiliyor. Teknoloji sayesinde dünyadaki her idman metoduna kolaylıkla erişebiliyorsunuz.

Artık farkı kim belirliyor?

Oyuncu kalitesi….

İşte bu da Sakaryaspor’da çok düşük ve sıradan. Yani Sakaryaspor’daki 8-9 oyuncuya baktım, bu liglerde aynı kalitede 800-900 oyuncu bulmak mümkün.

Hatta BAL liginde…

Fark oluşturacak oyuncu yok!

Bir kere kaleci güven vermiyor. Sana birkaç maç alması çok zor ki hedefi olan takımlarda kalecilerin alacağı maçlar vardır.

Burak Bekaroğlu, iyi bir oyuncu olarak başladı,ama iyiliğine artı katmadan devam ediyor. Canberk üst düzey değil.

Ceyhun, Anıl, Hüseyin Altuğ …

Kimse kusura bakmasın-belki yerel basın ikili ilişkilerden dolayı yeterince yazamıyor –sıradan , piyasada bir sürü bulabileceğiniz tarzdan oyuncular. Açıkçası her birini ayrı BAL takımlarına koyun, maçı döndürebilirler mi ? Siz söyleyin.

Aynı şekilde Enes ve Serdar da fark yaratacak tipte değiller.

İlk iki yılın zirveye oynayan, bir alt ligin yani BAL takımlarının ayarındayız maalesef.

Hasılı Tuncay Şanlı, ikili ilşkilerini, şöhretini kullanarak takıma 5-6 takviye yapmalı. Yönetim de bu yola çıkılmışsa ona yardımcı olmalı, kaynak sağlamalı.

Yoksa bu Mayıs ayına da hüzünle girer, gelecek sezonun üçüncü lig macerasını yine konuşmaya başlarız.