COVID-19 GÜNLÜKLERİ-4
Sakarya her ne kadar ünlü sporcular yetiştirse de kurumsal anlamda ülkenin epey gerisinde kaldı. Kulüp olarak ülke çapında tek kalıcı başarı 1989 yılında kazanılan Türkiye kupası olmuştur. Ancak hemen ardından kadro dağıtılmış ve bu başarının bir daha yanına bile yaklaşılamamıştır. Hatta son yıllarda alt liglerden takımların (amatör takımlar dahil)boy gösterdiği, tüm ülkede seyredilme imkanı veren kupada gruplara da kalamamıştır. Kuşbakışı bakarsak Sakaryaspor istikrar anlamında Türkiye’nin iyi takımları arasında yer bulamamaktadır.
Basketbolda büyükşehir ve SATSO destekli bir oluşum birinci ligde saman alevi gibi yer almış ve burada da istikrar sağlanamamış hatta yüz kızartıcı bir durum olan ligden çekilme olayı yaşanmıştır.
Ben Sakarya’nın hentbolde, voleybolda da üst ligde yer alan ekibinin olmadığını da yazarsam ortaya şöyle bir durum çıkıyor: Bu şehir takım sporlarında ülkenin fakir illerinden biridir.
Spor konulu köşe yazıları yazmaya başladığımdan beri hep şunu yazdım: Bu kentte bir spor sermayesi yok. Yani spora para ayıracak bireysel bir şahıs olmadığı gibi kurum bazında da bu işin istikrarlı bir destekçisi olmadı. Örneğin Konya’da önce Kombassan sonra da Atiker yıllar yılı futbolu finanse ederek Konya’nın süper lige yerleşmesini sağladı. Ki bir dönemler bu kentle Sakarya futbol anlamında aynı düzeydeydi. Bu İç Anadolu kenti ,Marmara’nın gelişmiş iline fark attı. Aynı şekilde İzmir’de basketbolu yıllardır destekleyen Pınar sayesinde basketbol gelişti,kulüp kurumsal hale geldi hatta birinci ligde şampiyon oldu. Voleybol ve hentbolde de sponsor desteği ve kurumsal bir kimlik olmadıkça başarının ,sürekliliğin gelmediğini defalarca gördük.
Sakarya’nın takım sporlarındaki kurtuluşu sponsor desteğidir. Belediyeler kuşkusuz bu işin içinde kimi zaman gönüllü çoğunda da isteksiz bir şekilde yer almalı. Sakaryaspor ile aynı ligde yer alan Samsunspor,ciddi bir sponsor desteği alınca bir anda bu ligin üzerine çıktı. Hatta gelecek yıl TFF 1.ligde bile iddialı bir konumda olacağı şimdiden belli.
Eğer bir kurumun adı ve desteği olmayacaksa bu ilde basketbol,voleybol,hentbol takımları hiç kurulmamalı. Çünkü bu salon sporlarında tribün,iddia,oyuncu satışı vb. gelirler yol almak imkansız. Kişisel çabalarla yarı yolda kalınacağı muhakkak! Bursa’nın hemen tüm önemli kuruluşları( Tofaş, Oyak, Frutti vb.) spora destek olurken sanayinin can damarı Kocaeli ve Sakarya onlarca büyük kuruluşu bir türlü harekete geçiremiyor.
Siyasiler görevde bulundukları sürece Sakarya’da spor ve özellikle Sakaryaspor konusunda devamlı kapılarının aşındırılacağı bilmeliler. Her zaman taşıma su yoluyla bu sorun ile uğraşacağına ilin bir büyük markasını kulübün adının önüne eklemeliler , uzun vadeli bir sözleşmeye ön ayak olmalılar. Bu büyük sanayi kuruluşları üzerinde herhangi bir Sakaryaspor başkanının yaptırım gücünün olması imkansız. Ya büyükşehir belediye başkanı ya da siyasiler… Başka yolu yok. Ben bu yüzden geçen yönetimde Yaşar Zımba’nın bir şans olduğunu yazdım ki kendisi bu ilde siyaset üzerinde etkili olabilecek en önemli isimlerden biri. Oysa Zımba,hayatlarında kulübe maddi katkısı olmayan hatta ceza almasına neden olan,kendini tatmin eden çoluk çocuğun taraftar kimliğine sokulup aleyhte bir hava oluşturularak camiadan uzaklaştırıldı.
Üst liglere çıkmadıkça futbolcu yetiştirip satarak da önemli bir para kazanamazsınız. Hem ailelerin devreye girmesi hem de göz önünde olmaktan mahrum kalma ,gündemde olmama futbolcu satışıyla elde edilecek gelirleri de kısıtlıyor.
Siyasilerin yapacağı başka bir iş başta futbol takımı olmak üzere olası kulüp takımlarının yabancı şahıslara satışına aracı olmalarıdır. Bu ile Araplara epey daire satılıyor, belli bir Arap ilgisi ve sermayesi var. Sakaryaspor neden Araplara satılmasın! Bu konuda ciddi manada bir çalışma yapılabilir. Çünkü tekrar ediyorum bu ilde spora kendi cebinden para harcayacak şahıs yok!
Son sözüm amatör futbola dair. Karasuspor hafta başından itibaren çalışmalara başladı. Ancak amatör futbol liglerinin ne olacağı hala belirsiz. Tarih ve prosedür konusunda bir an önce net açıklama yapılmalı ve kulüplerin buna göre planlarını yapmalarının önü açılmalı.
