ÇİLEK DEĞİL DOMATES

featured

ÇİLEK DEĞİL DOMATES

Transfer döneminde olduğumuz için insanlar arasında Sakaryaspor konuşulurken bir ‘’çilek’’ transfer kavramı dolaşmaya başladı. Çilek’ten kasıt üst lig görmüş, adı şanı bilinen bir futbolcu transferi. Diğer bir deyişle ununu elemiş eleğini asmış bir topçu. Geçen yıldan örnek vermek gerekirse: Murat Hacıoğlu…

Sakaryaspor gibi geleceğe odaklı, hedefi tek yıllık olmayan takımların daha genç, daha aç oyunculara ihtiyacı var. Şehrin futbol konusundaki tutkulu ve hırçın ruh halini ancak böyle sporcularla doyurabilirsiniz. Fatih Özçelik ismi de iyi bir örnek olarak burada dursun.

Yapılan transferlerin oluşturulan scout ekibinin ve teknik heyetin ortak kararı sonrası alınması ve kampın ilk gününe yetiştirilmesi takdir edilmesi gereken bir husus. Hatırladığım kadarıyla ilk defa böyle planlanmış bir takvim sonucu transfer sürecinde sona gelindi. Umarım bu ‘’suni çilek’’ baskısına mağlup olup o tarz bir oyuncu ile gereksiz masraf yapmaz yönetim. Çünkü bize çilek değil domates lazım. Mütevazı, iş gören ve takımı yüksek motivasyonuyla sırtlayan.

Transfer sürecinde disiplinli bir görüntü veren yönetim maalesef aynı enerjiyi altyapı konusunda henüz sergileyebilmiş değil. İlk elden akla gelen örnek, geçen yıl finalde Bursaspor’a kaybederek Türkiye ikincisi olmuş u-19 takımından A takıma geçen hiçbir oyuncu olmaması. Sakarya gibi bir şehrin altyapısından yukarıya üretim yaşanmaması durumun vahametini göstermeye yetiyor. Geçen yaz yöneticilerle yaptığımız sohbetlerde altyapının Büyükşehir’e ait olduğunu ve oradaki iç düzene henüz yönetimin karışamadığını ve zaman içinde bu durumun düzeleceğini duymuştuk. Bir yıl geçmesine rağmen somut bir adım atılmadığı görünüyor.

U-19 takımındaki oyunculardan hiçbiri A takıma çıkmayı başarabilecek bir kalitede değilse bunun sorumlusu kim olmalı? Sakaryaspor taraftarı mı? Sakarya’daki her aile çocuğunu futbolcu yapmak ve onun bir gün Sakaryaspor formasını giymesini ister. Bu coşkunun karşılığı bu olmamalı. Altyapı bir an önce ele alınmalı ve buranın denetime açık, çok ciddi bir eğitim kurumu olduğu anlaşılmalıdır. Burada görev yapan hocaların iş temposu, iş becerisi yönetim tarafından tespit edilmeli ve gerekirse sıfırdan yeni bir ekip oluşturulmalıdır. Ülkemizde Altınordu, Bursaspor, Çanakkale Dardanel ve Bucaspor gibi güzel örnekler yaşanırken milli takıma ve Süper Lig seviyesinde şampiyonluğa oynayan kulüplere futbolcu yetiştirmekle nam salmış bir kulübün böyle kısır bir tabloya mahkûm edilmesi tüm Sakaryasporlular’da bir dert olmalıdır.

Unutmayalım ki Sakaryaspor ismi bu günlere sadece aldığı kupalarla, taraftarıyla değil aynı zamanda yetiştirdiği sporcularla gelmiştir. Kendi sporcusu olmadan Sakaryaspor, ne kadar transfer yaparsa yapsın o şanlı günlerinden uzaktadır.

Giriş Yap

Sakaryaspor ve Sakarya Amatör Futbol Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!