SANTRA Erdoğan asker doğar..

SANTRA    Erdoğan asker doğar..

1964 Adapazarı doğumluyum, tahsil hayatımda ne okuduysam Yeni Sakarya’da okudum.. Ben gördüm ki 80 darbesi, 99 depremi, 15 Temmuz gecesi..

Ne günlerdi Allah’ım..

Biz gazetecilere sokağa çıkma yasağı yoktu, ertesi gün gazete çıktı.. 80 darbesinde tipo sistemle hazırlanan iki sayfa gazeteyi basmadan önce gün aşırı Tümen’e götürürdüm..

Komutan bakar ve söylerdi.. Bazen bakmadan..

“Okey basın”

1999 depreminde NTV’nin bayan genel müdürü gazetemizi ziyaretinde “spor müdürüyüm” dediğimde dediğime diyeceğime pişman olmuştum..

“Yazmak için maçların başlamasını mı bekleyeceksin?” demişti..

Ne mümkün?

Anında cevap çeviremedim ancak maçların başlamasını da beklemedim..

Ne günlerdi Allah’ım..

21 gün sonra gazete çıkmasına rağmen maaşlarımız bir gün bile içerde kalmadı..

Deprem sonrası ilk maaş rahmetli patronumuz Hasan Uyar’ın muhasebeciye talimatıyla Serdivan’da evin yanına kurduğum çadıra geldi..

Yazdım, yazdım, yazdım..

Hakkımızı almışken hakkını vermek lazımdı..

Depremzedeler yalnız değildi, dünya coğrafyası yardıma koşmuştu ancak buram buram dram kokan genel tablo şöyleydi;

17 Ağustos 1999 depremi tüm Marmara Bölgesi‘nde, Ankara‘dan İzmir‘e kadar geniş bir alanda hissedildi..

Resmi raporlara göre, 17.480 ölüm, 23.781 yaralı oldu.. 505 kişi sakat kaldı.. 285.211 ev, 42.902 iş yeri hasar gördü..

Resmi olmayan bilgilere göre yaklaşık 50.000 ölüm, ağır-hafif 100.000’e yakın yaralı vardı.. Ayrıca 133.683 çöken bina ile yaklaşık 600.000 kişi evsiz kalmış, yaklaşık 16 milyon insan, depremden değişik düzeylerde etkilenmişti.. Bu nedenle Türkiye‘nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylarından biridir,1999 depremi.. Gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu maddi kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir.. Depremin Türkiye’nin önemli bir sanayi bölgesi olan Marmara Bölgesi’nde meydana gelmiş ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur.

Böylesine önemli kayıplara rağmen arşivlere baktığımızda Sakarya’da 695 davadan 5 kişiye ceza çıktığından çöken binalar yapanın yanına kar kalmış, olan canlara olmuştur..

Yakın tarihte bu bölgede Adapazarı merkez üssü olmak üzere 194319571967 yıllarında şiddetli depremler olmuştur.. Geçmişteki tarihlere baktığımızda ortalama 30 senede bir bu bölgede büyük depremler olmaktadır.. 1999 depreminden sonrada belirli periyotlarda ve çeşitli büyüklüklerde depremlerin beklenmesi bu fay hattının karakteristik özelliğinden kaynaklanmaktadır..

Depremin bu kadar çok can kaybına yol açmasının sebebi olarak kaçak yapılar, standartlara uygun olmayan binalar, uygun olmayan gevşek zemindeki yapılaşmalar ve daha ucuza mal etmek için malzemeden çalan müteahhitler gösterilmektedir.. Depremden sonra, zorunlu deprem sigortası gibi bir takım düzenlemeler getirilmiştir ancak getirilmiştir..

17 yıl geçmiştir ve bizi yiyip bitiren deprem unutulmuştur..

Asrın depreminden 21 gün sonra Yeni Sakarya yayın hayatına kaldığı yerden devam etmiştir..

Yukarıda okuduğunuz bilgiler an be an kamuoyuyla paylaşılmıştır..

Görev tamamdır ama işler yarım kalmıştır..

Ya şimdi?

15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe girişimi..

Darbeye darbeyle cevap verildiğinden sebep darbeciler yüzüne gözüne bulaştırmıştır, bu darbecilere bir damla su veren namerttir..

Umuyoruz ki OHAL kararıyla bu faturayı ödeyeceklerdir..

Ne demek halka kurşun sıkmak?

Nasıl bilmezsiniz ki burası Türkiye, her evde en az bir Mehmetçik vardır..

Acıbadem muhtarına sıkılan yüzbaşı kurşunu..

Muhtarda kuş lastik bile yokken nasıl olur?

Bu yüzbaşının kanlı terör örgütü İŞİD’ten farkı nedir?

Eller havada yaklaşan halka kurşun sıkan Türk askeri olabilir mi?

Asın, asmazsanız basın..

Basmazsanız halka bırakın!.

Sayın Cumhurbaşkanı’m top sizde, koşun..

Türkiye tribünde gol bekliyor, vurun gol olsun..

2016 Türkiye askerî darbe girişimi ya da darbecilerin verdiği adıyla Yurtta Sulh Harekâtı 15-16 Temmuz 2016 tarihleri arasında Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde kendilerini Yurtta Sulh Konseyi olarak tanımlayan bir grup asker tarafından gerçekleştirilen askerî darbe teşebbüsü halkın darbesiyle püskürtülürken gerçek komutanın Recep Tayyip Erdoğan olduğu dünyanın dört bir tarafından çok net görülmüştür..

Türk Silahlı Kuvvetlerinin resmî internet sitesi ve TRT‘de yayınlanan bildiride ordunun yönetime el koyduğu ifade edilerek ülkede sıkıyönetim ve sokağa çıkma yasağı ilan edildiği açıklandığında çok şükür ki Türk halkı girdiği şoktan çabuk çıktı..

Dedim ya, her evde en az bir Mehmetçik vardı, bu darbe de bir gariplik..

İstanbul’daki Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü‘nün jandarma tarafından kapatılması ile başlayan süreçte, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman ve yaklaşık 50 kadar milletvekilinin mecliste bulunduğu sırada F-16 savaş uçakları meclis üzerinde uçuş yaparak parlamentoyu dört kez bombaladı..

Ankara’nın Beştepe semtinde bulunan Cumhurbaşkanlığı Sarayı‘na bombalama girişiminde bulunulsa da başarılı olunamadı, Muğla‘nın Marmaris ilçesinde bir otelde bulunan Cumhurbaşkanı’mız Recep Tayyip Erdoğan‘a karşı suikast girişiminde bulunuldu..

Ya başarılsaydı?

Tüylerim diken diken oldu..

Aynı gece Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak, Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal ve Jandarma Kuvvetleri Komutanı Galip Mendi darbeyi gerçekleştiren askerler tarafından rehin alındı..

Gelişmeler üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkomutan sıfatıyla gerçekleştirdiği konuşmada darbecilere hiçbir şekilde imkan tanınmayacağını ifade ederek halkı darbeye tepki göstermek için sokağa çıkmaya davet etti, Türkiye halen sokakta..

10 gün bitti..

16 Temmuz sabahı, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Genel Müdürlüğü personelinin gerçekleştirdiği operasyonlar sonucunda darbe girişimi bastırıldı ve askerler silahları ile birlikte teslim oldu.. Olaylar sonucunda 104’ü darbe yanlısı asker olmak üzere 300’den fazla kişi hayatını kaybetti, 1491 kişi yaralandı, farklı rütbelerden 2839 asker gözaltına alındı.. Yargı ve sivil siyaset mensupları dahil olmak üzere toplam gözaltı sayısı 6 bini buldu.. Bunun yanı sıra askerî, idari ve adli kurumlarda birçok kişi görevden alındı..

Askerî darbe girişiminin ardından İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı ve Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Türk Ceza Kanununun anayasal düzene karşı suçlar kapsamında yer alan “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti hükûmetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs”, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası‘nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye teşebbüs”, “halkı, Türkiye Cumhuriyeti hükûmetine karşı silahlı isyana tahrik” ve “cumhurbaşkanına suikast” suçlarından soruşturma başlatıldı.. 21 Temmuz’da Millî Güvenlik Kurulu toplantısı sonrasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından anayasanın 120. maddesi gereğince üç ay süreyle olağanüstü hâl ilan edildi..

Darbe girişimi, Türkiye siyasi tarihinde 12 Eylül 1980 askerî darbesinden 36 yıl sonra gerçekleştirilen ilk askerî darbe teşebbüsü olarak kayıtlara geçti..

Görüntüler darbeciler adına feci, Türk halkı müsterih..

Türk halkı memleket meselesine sahip çıktı, mutluyuz..

Ne mutlu Türk’üm diyene..

SANTRA HARİCİ

3 şeye çok dikkat edin arkadaşlar;

YÜZÜNÜZE GÜLENE

ARKANIZDAN GÜLENE

FETHULLAH GÜLENE

(Emre Polat)

***

 

 

Giriş Yap

Sakaryaspor ve Sakarya Amatör Futbol Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!