KAŞ YAPAYIM DERKEN !
Sakaryaspor’un bu sezon başından beri gerek hazırlık ve gerekse lig maçlarını internet üzerinden görüntülü olarak ve radyo ile de çeşitli saçmalıklarla anlatan Sakarya’nın tartışılmaz 1 Numarası Oktay Sarı Cumartesi günü Bergama 14 Eylül Stadında oynanan Bergama Belediyespor-Sakaryaspor A.Ş Maçını bir kez daha radyo aracılığı ile anlattı. Buraya kadar her şey çok iyi. Tamam da anlatımı içerisinde o kadar saçmaladı ki anlatılacak gibi değil. Tamam kuş bile su içer Allah’a bakar ama onun ki onu da o kadar fazla aştı ki bu yaptıkları bir sürü insanın kalbini kırmaya yetti de arttı bile. Sevgili kardeşimin heyecanına verelim dedik ama, o yine de ısrarla hata üzerine hata yapmaya başladı.
Neyse o tarafı bizi pek ilgilendirmiyor ama, anlatımın da kendine göre bir sınırı olmalı. Bergama’ya çok sayıda taraftar gitti. Sakaryaspor’u orada can-ı gönülden desteklediler. Sakarya Basınından ise bu karşılaşmayı takip etmek üzere Sportif 54 Editörü ve aynı zamanda Yeni Sakarya Gazetesi Foto Muhabiri Ömer Sarıca, Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi Spor Yazarı ve Muhabiri Burhan Uğur ile Yenigün Spor Yazarı Ahmet Şen Bergama stadında hazır olmalarına ve diğer basından kimselerin olmamasına rağmen bu arkadaşımız sürekli olarak tüm basın kuruluşlarını isimleri ile tek tek sayarken, her nedense Adapazarı Akşam haberleri Gazetesi ile Sportif 54 sanki orada yoklarmış gibi bir kere dahi anons etmedi. Üstelik bazılarının adlarını ( ! ) Adeta göklere çıkarırcasına sürekli olarak tekrarladı durdu ama buna karşılık her nedense bizim gazetemizden bir kez dahi bahsetmedi.
Adapazarı Akşam Haberleri’nin reklama ihtiyacı yok. Bu gazeteyi zaten bilen biliyor. Bir gazete bayii olarak kendisi de biliyor. Ama yapılan şey aslında çok ayıp. Şimdi bu arkadaşımıza yardımcı olmak için bir tavsiyede bulunayım. Maçın ertesin de yayımlanan gazetelere bir baksın. Bakalım haberleri nasıl yapmışlar ! Kimden almışlar. Bu arada kimseyi rencide etmek amacında değilim ama bazı gerçekleri de göz ardı etmemek lazım. Ta oralara kadar maçı takip etmek üzere gideceksin, emek sarf edeceksin, belki de kendi imkanlarınla masraf edeceksin, ondan sonra da bazıları tarafından “ Yaşar yaşamaz “ olacaksın. Çok komik bu durum karşısında üzülsek mi gülsek mi bir türlü karar veremedik. Neyse olur böyle vak’alar. Bizimkisi sadece küçük bir serzenişten öteye geçmez, arkadaşlıklar her zaman kalıcıdır. Arkadaşlar zamanla bunları yavaş yavaş öğrenirler her halde. Ama bir şartla “ kaş yapayım derken göz çıkarmadan “.
