Bana masal anlat..
Kaçan şampiyonluğun ardından kaçan kaçana, susan yok..
Engin hocanın anlattıklarına bakıldığında Sakaryaspor tel tel dökülüyor, Sakarya’nın haberi yok..
Haberi olsa 10 binler Mersin’e akmaz, protokol gibi şehirde yatardı..
Ah be hoca, çenen çalışacağına..
1999 depremi sonrasıydı..
Depremzedelerden biri “Hocam, hangi duayı okuyayım?” diye sorar, hoca “Şimdi ne okursan oku” der..
Bu hoca Cübbeli Ahmet hocadır..
Sakaryaspor’un hocası Engin Korukır’dır..
Korukır kaçan şampiyonluğun ardından içini boşaltmış, vedalaşmış..
Öyle doluyum ki.. Bana masal anlat, hocam!.
Korukır demiş ki; “İki aydır maaş alamadığımızı kimse konuşmuyor”
Nisan-Mayıs maaşları.. Kulüpten bize ulaşan rakamlara göre kalan alacağı da bu zaten; ekibiyle birlikte 110 bin..
Ekibiyle birlikte yarım senede aldığı; 247 bin maaş, 200 bin prim, hani şampiyonluk?
Futbolda yenmekte var yenilmekte, ancak film çevirmek başka bir şey..
Onun için yazıyorum ki; kim bu takımın kuyusunu kazıp arkasından iş çevirdiyse hakkımı helal etmiyorum..
Bugün genel kurul var, çoğunluk yok..
İsmail Gürses sinyali vermişti, devam edecek..
Bıraksaydı, bu takım Gümüşhane dönüşü Çukur’dan etkilenip “Bu takımın yönetimi, başkanı yok” diye bağırdığında bırakırdı..
Devam etsin zaten, TFF’ye gidenleri kim ödeyecek?
Sanki bağırma sırası Gürses’e geldi, ben sadece sporcunun ve hocanın değil, başkanın ve yöneticinin de zeki, çevik ve ahlaklısını severim..
Bana masal anlat, başkan..
Hasad buysa hesap nerede?
Ne bu rakamlar?
Dengelerle kim oynadı, basın mı, hoca mı, oyuncular mı?
Senin hiç suçun yok mu başkan?
Haydi söyle, inanmayan dinlesin!.
SANTRA HARİCİ
Hayat bir kafestir
Kaldığın kadar
